Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 28
182. Her kim, vasiyet edenin bir hata yaptığından veya bir kusur işlediğinden endişe eder ve bunun üzerine mirasçılar arasında bir uzlaşma sağlarsa, kendisine bir günah yoktur. Doğrusu Allah çok affedicidir; merhamet sahibidir.
183. (183-184) Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günlerde farz kılındı ki, takvâya ulaşasınız. Ancak, sizden kim hasta ve yolcu olursa, diğer zamanlarda aynı gün sayısı kadar oruç tutmalıdır. Bunun dışında çeşitli nedenlerle orucu çok zorlukla tutabilecek olanlar, bir fakiri doyuracak kadar fidye vermelidirler. Her kim, yapmakla sorumlu olduğundan daha fazla iyilik yaparsa, kendisine iyilik yapmış olur; eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.
184. (183-184) Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günlerde farz kılındı ki, takvâya ulaşasınız. Ancak, sizden kim hasta ve yolcu olursa, diğer zamanlarda aynı gün sayısı kadar oruç tutmalıdır. Bunun dışında çeşitli nedenlerle orucu çok zorlukla tutabilecek olanlar, bir fakiri doyuracak kadar fidye vermelidirler. Her kim, yapmakla sorumlu olduğundan daha fazla iyilik yaparsa, kendisine iyilik yapmış olur; eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.
185. Kur'ân, insanlara bir rehber, bu rehberliğin apaçık delili ve doğruyu yanlıştan ayırt edici bir ölçü olarak Ramazan ayında indirilmiştir. Bundan dolayı, sizden kim bu aya ulaşırsa, bu ayda oruç tutsun. Ancak hasta veya seyahatte olan, başka günlerde aynı günler miktarınca oruç tutsun. Allah sizin için kolaylık diler, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz ve O'na şükretmeniz içindir.
186. Kullarım sana beni sorduklarında de ki ben çok yakınım; bana dua ettiğinde, dua edenin isteğine karşılık veririm. O halde, benim davetime uysunlar ve bana güvensinler ki doğru yolu bulabilsinler. [33]