Âl-i İmrân Suresi 194. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Âl-i İmrân Suresi 200 ayettir. Nüzulü Medine'de olup 89. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 50 sayfa numarasında yer almaktadır.
رَبَّنَا وَاٰتِنَا مَا وَعَدْتَنَا عَلٰى رُسُلِكَ وَلَا تُخْزِنَا يَوْمَ الْقِيٰمَةِۜ اِنَّكَ لَا تُخْلِفُ الْم۪يعَادَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 50
Sayfa 50
İlgili Sure
Âl-i İmrân Suresi
Âl-i İmrân Suresi
Önceki
Âl-i İmrân Suresi 193. Ayet
Âl-i İmrân Suresi 193. Ayet
Sonraki
Âl-i İmrân Suresi 195. Ayet
Âl-i İmrân Suresi 195. Ayet
| İsim | Meal |
|---|---|
| Abdulbaki Gölpınarlı | Ey Rabbimiz! Elçilerin vasıtasıyla vadettiğin şeyleri bize ver. Kıyamet günü yüzümüzü kara çıkarma. Şüphesiz sen, sözünden asla caymazsın.” |
| Abdullah Parlıyan | Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil-rüsvay etme; şüphesiz sen vâdinden caymazsın! |
| Adem Uğur | "Rabbimiz, bize, Rasûllerine vadettiğini ver ve kıyamet sürecinde bizi rezil duruma düşürme! Muhakkak ki vaadinden dönmeyensin sen. " |
| Ahmed Hulusi | 'Ey Rabbimiz, bize Rasullerinin ağzından va’dettiklerini de ver. Kıyamet günü bizi rezil rüsvay etme. Sen belirlenmiş hesap gününü gerçekleştirme sözünden dönmeyecek ve ertelemeyeceksin' diyenlerdir. |
| Ahmet Tekin | 'Ey Rabbimiz! Peygamberlerin vasıtasıyla vaadetmiş olduklarını bize ver ve kıyamet gününde bizi rezil etme! Şüphesiz sen asla sözünden dönmezsin.' |
| Ahmet Varol | "Rabbimiz, elçilerine va'dettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz Sen, va'dine muhalefet etmeyensin." |
| Ali Bulaç | Ey Rabbimiz, peygamberlerinin lisânı üzere bize vâdettiğin sevabı ver ve kıyamet gününde bizi rüsvay etme. Şüphe yok ki sen vaadinden dönmezsin.” |
| Ali Fikri Yavuz | “Rabbimiz! Ve rasûllerin vasıtasıyla bize va’dettiğin (mükâfatı, Cennet ve Cemalini) bize lütuf buyur ve bizi Kıyamet Günü’nde rüsvay etme. Şüphesiz ki Sen, asla sözünden dönmezsin.” |
| Ali Ünal | “Ey Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vaad ettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil etme; şüphesiz sen vaadinden caymazsın.” |
| Bayraktar Bayraklı | «ORabbimiz! Peygamberlerinle vadettiklerini bize ver, kiyamet gunu bizi rezil etme. Sen suphesiz sozunden caymazsin". |
| Bekir Sadak | Rabbimiz! peygamberlerine bizim için va'dettiklerini bize ver, Kıyamet günü bizi rezîl ve rüsvay etme. Şüphesiz ki sen va'dinden dönmezsin. |
| Celal Yıldırım | “Ey Rabbimiz! Peygamberlerin vasıtasıyla vaat ettiğin şeyi bize bahşet ve kıyamet günü bizi mahcup etme! Şüphesiz, sen sözünden asla caymazsın!” |
| Cemal Külünkoğlu | “Rabbimiz! Peygamberlerin aracılığı ile bize va’dettiklerini ver bize. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz sen, va’dinden dönmezsin.” |
| Diyanet İşleri | 'Rabbimiz! Peygamberlerinle vadettiklerini bize ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Sen şüphesiz sözünden caymazsın'. |
| Diyanet İşleri ( Eski ) | Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil-rüsvay etme; şüphesiz sen vâdinden caymazsın! |
| Diyanet Vakfı | 'Rabbimiz, elçilerin yoluyla bize söz verdiğin şeyi ver, diriliş gününde bizi rezil etme. Sen sözünden hiç caymazsın.' |
| Edip Yüksel | «Rabbimiz! bize peygamberlerine vaad ettiğini ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Muhakkak sen verdiğin sözden dönmezsin». |
| Elmalılı ( Sade ) | «Ey Rabbimiz, peygamberlerinle bize va'd ettiklerini ver. Kıyamet gününde yüzümüzü kara çıkarma! Şüphesiz Sen, sözünden caymazsın!» |
| Elmalılı ( Sade - 2 ) | Rabbena! Hem Peygamberlerine karşı bizlere va'dettiklerini ihsan buyur da Kıyamet günü yüzlerimizi kara çıkarma, şübhe yok ki sen va'dinde hulfetmezsin |
| Elmalılı Hamdi Yazır | "Rabbimiz, elçilerine vaadettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz Sen, va'dine muhalefet etmeyensin." |
| Gültekin Onan | “Rabbimiz bize rasullerine vaad ettiğin şeyi bize ver ve bizi kıyamet günü rüsva etme, elbette ki sen vadinden dönmezsin!” |
| Harun Yıldırım | «Ey Rabbimiz, senin peygamberlerine karşı bize va'd etdiklerini ver bize. Kıyaamet günü yüzümüzü kara çıkarma. Şübhe yok ki Sen asla sözünden dönmezsin». |
| Hasan Basri Çantay | Rabbimiz! Artık peygamberlerin vâsıtasıyla bize va'd ettiklerini bize ver ve bizi kıyâmet günü rezîl etme! Şübhesiz ki sen, va'd(in)den dönmezsin.' |
| Hayrat Neşriyat | Rabbımız; bize peygamberlerinin va'd ettiklerini ver ve kıyamet günü rezil etme bizi. Sen, sözünden asla dönmezsin. |
| İbni Kesir | "Ey Rabbimiz! Elçilerin vasıtasıyla bize vaat ettiklerini bize ver. Kıyamet günü bizi alçaltma, sen vaadinden dönmezsin" diye duya ederler. |
| İlyas Yorulmaz | “Rabbimiz! Peygamberlerin vesilesiyle vaat ettiklerini bize ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Sen şüphesiz sözünden caymazsın.” |
| İnsan Dergisi | "Ey Rabb'imiz! Elçilerin aracılığıyla bize vadettiğin dünyada zafer ve üstünlüğü, âhirette sonsuz cennet nimetlerini bizlere bahşet; Diriliş Günü bizleri mahcup ve perişan eyleme! Kuşku yok ki, sen asla verdiğin sözden caymazsın!" |
| Kadri Çelik | "Ey Rabbimiz! Elçilerin vasıtasıyla vaad ettiğin şeyi bize bahşet ve Kıyamet Günü bizi mahcup etme! Şüphesiz, sen sözünden asla caymazsın!" |
| Mahmut Kısa | Rabbimiz, bize ver peygamberlerine vaadettiklerini ve aşağılık bir hale getirme bizi kıyâmet gününde, gerçekten de sen vaadinden dönmezsin. |
| Muhammed Esed | "Rabbimiz! Elçilerin aracılığıyla yaptığın vaadi bize bahşet ve Kıyamet Günü bizi mahcup etme! Çünkü Sen, vaaadinden asla caymazsın!" |
| Mustafa İslamoğlu | «Ey Rabbimiz! Peygamberlerine karşı bizlere vaad buyurduklarını bizlere ihsan buyur. Ve bizleri Kıyamet gününde rüsvay etme. Şüphe yok ki, sen vaad buyurduğundan dönmezsin.» |
| Ömer Nasuhi Bilmen | “Ey Rabbimiz! Bize peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil etme, rüsvay etme! Şüphesiz ki sen vaadinden caymazsın. ” |
| Ömer Öngüt | Rabbimiz, bize elçilerinle vaat ettiğin şeyleri ver ve kıyamet günü bizi perişan etme, sen sözünden dönmezsin. |
| Şaban Piriş | “rabbimiz! peygamberlerin aracılığı ile bize vadettiklerini ver. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz Sen vadinden dönmezsin.” |
| Sadık Türkmen | Ey Rabbimiz, peygamberlerinin ağzından vaad ettiklerini bize ver, kıyamet günü bizi perişan etme, kuşku yok ki sen sözünden caymazsın.» |
| Seyyid Kutub | "Rabbena! Resullerin vasıtasıyla bize vaad ettiğin mükâfatları bize lütfet, bizi kıyamet günü rezil ve perişan eyleme. Sen asla sözünden dönmezsin!" |
| Suat Yıldırım | "Rabbimiz bize, elçilerine va'dettiğini ver, kıyâmet günü bizi rezil, perişan etme. Zira sen verdiğin sözden caymazsın!" |
| Süleyman Ateş | «Rabbimiz, peygamberlerine va'dettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz Sen, va'dine muhalefet etmeyensin.» |
| Süleymaniye Vakfı | Rabbimiz! Elçilerin aracılığı ile söz verdiğin her şeyi bize ver. Kıyamet günü bizi rezil etme. Sen sözünden dönmezsin." |
| Tefhim-ul Kuran | 'Rabbimiz! Elçilerinle bize vaad ettiğin şeyi bize ver; kıyamet gününde bizi rezil etme. Sen zaten vaadinden dönmezsin.' |
| Ümit Şimşek | "Ey Rabbimiz! Resullerin aracılığıyla bize vaat etmiş olduğunu da bize ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Sen, vaadine asla ters düşmezsin." |
| Yaşar Nuri Öztürk | Rabbimiz, bize resullerine vadettiklerini ver ve kıyamet gününde bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz ki Sen vaadinden asla dönmezsin. |