Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 554
9. Ey iman edenler! Cuma günü ezan ile namaza çağrıldığınızda derhal (namaz ve hutbe ile) Allah’ı anmaya koşun ve işi, alışverişi bırakın. Eğer biliyorsanız, sizin için hayırlı olan budur.
10. Namaz tamamlanınca artık yeryüzüne yayılabilir ve Allah’ın lütf u ihsanından rızkınızı temine çalışabilirsiniz. Bununla birlikte (namaz kılarak, ayrıca namaz dışında da) Allah’ı çok anın ki, (her iki dünyada da) kurtuluşa erebilesiniz.
11. Bir ticaret veya bir eğlence görünce oraya doğru sökün edip, seni hutbede ayakta bırakıverdiler. De ki: “Allah’ın nezdindeki (nasip), eğlenceden de, ticaretten de hayırlıdır. Allah, Kendisinden hayırlı rızkın beklenmesi gereken ve rızık vermede nihaî mertebede hayır sahibi olandır.”
1. Münafıklar sana geldiklerinde, “Şahadet ederiz ki, sen gerçekten Allah’ın Rasûlüsün.” derler. Senin Kendisinin rasûlü olduğunu Allah elbette biliyor. Ama Allah şehadet eder ki, münafıklar (sana inanmamakta ve dolayısıyla) kesinlikle yalancıdırlar (ve yalan söylemektedirler).
2. Yeminlerini kalkan olarak kullanıp, insanları Allah’ın yolundan alıkoymaya çalışıyorlar. Gerçekten de ne kötüdür yaptıkları!
3. Bütün bu kötülüklerinin kaynağı şu ki: İman ikrarında bulunmakta, fakat ardından yaptıkları işler, içlerindeki küfrü ortaya koymaktadır. Bu sebeple kalblerine mühür vurulmuş olup, artık gerçeği idrak edecek durumda değillerdir.
4. Onları gördüğün zaman kalıp ve kıyafetleri hoşuna gider. (Öyle bir ton ve üslûpla konuşurlar ki,) konuştuklarında sözlerine kulak verirsin. Gerçekte ise onlar, duvara dayalı giydirilmiş kütükler gibidir. (Hain oldukları için hep korku içinde yaşar ve bu sebeple kulaklarına giden) her bağırtıyı kendi aleyhlerinde sanırlar. Düşmandır onlar, dolayısıyla onlara karşı dikkatli olun. Allah canlarını alasıcalar! Nasıl da sürekli sapkınlık içinde bâtıl davalar peşinde koşturuluyorlar.