Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 121
77. De ki: “Ey Kitap Ehli! Dininizde gerçeğin sınırlarından taşarak aşırılıklara düşmeyin ve daha önceden kendileri saptığı gibi, pek çoklarını da saptırmış ve şu anda da düz yolun ortasında sapmış gitmiş olanların heva ve heveslerine uymayın.
78. İsrail Oğulları’ndan küfre düşenler, Davud’un ve Meryem oğlu İsa’nın diliyle lânetlendiler. Bunun sebebi, onların isyan etmeleri ve sürekli taşkınlıkta bulunup haddi aşmaları idi.
79. Hangi türde çirkin bir fiili işlemeye dursalar, bundan birbirlerini vazgeçirmeye çalışmazlar, bilakis onu işlerlerdi. Ne de kötüydü yapıp durdukları bu şey!
80. Onlardan pek çoğunun, (mü’minleri değil de) küfredenleri kendilerine yakın dost ve müttefik edindiklerini görürsün. Öz nefislerinin bizzat kendileri için (gelecek hayatları ve âhiretleri adına) işleyip gönderdikleri ve Allah’ın cezasını üzerlerine çekecek olan bu davranışları ne de kötü! Ve onlar, azapta sonsuzca kalacaklardır.
81. Allah’a ve (peygamberliğin zirve temsilcisi, bütün peygamberlerin has vârisi) Nebî’ye ve O’na indirilen (Kur’ân)’a gerçekten inanmış olsalardı, o küfredenleri yakın dostlar ve müttefikler edinmeyeceklerdi. Ne var ki, onların pek çoğu (inançta da, davranışta da yoldan çıkmış) fasıklardır.
82. Şurası muhakkak ki, iman edenlere insanlar içinde en şiddetli düşmanlık besleyenleri Yahudiler ve (Allah’a) şirk koşanlar olarak bulursun. Yine şurası da muhakkak ki, sevgi ve alâka bakımından iman edenlere en çok yakınlık duyanların ise, “Biz Nasranîyiz!” diyenler olduğunu görürsün. Bu, onların içinde bilhassa geceleri ibadetle meşgul keşişler ve (manastırlara kapanmış, Âhiret endişesi içinde nefisleriyle mücadele içinde) ruhbanlar bulunması sebebiyledir ve onlar, (alçakgönüllü olup) büyüklenmezler.