Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 522
31. (İbrahim) dedi ki: "Şu halde sizin asıl isteğiniz nedir, ey elçiler?"
32. "Doğrusu biz, suçlu günahkar bir kavme gönderildik" dediler.
33. "Üzerlerine çamurdan (iyice sertleşip kaskatı kesilmiş) taşlar yağdırmak için."
34. "(Ki bu taşların her biri,) Rabbinin katında ölçüyü taşıranlar için (herkese ayrı ayrı) işaretlenmiştir."
35. Bu arada, mü'minlerden orda kim varsa çıkardık.
36. Ne var ki, orda müslümanlardan olan bir evden başkasını bulmadık.
37. Ve orada, acı bir azabtan korkanlar için bir ayet bıraktık.
38. Musa (olayın)da da (düşündürücü ayetler vardır). Hani Biz onu açık bir delille Firavun'a göndermiştik;
39. Fakat o, 'bütün kişisel ve askeri gücüyle' yüz çevirdi ve: "(Bu,) Ya bir büyücü veya bir delidir" dedi.
40. Bunun üzerine, Biz onu ve ordularını yakalayıp denize attık; (ki o,) 'kınanacak işler yapıyordu.'
41. Ad (kavmin)de de (ayetler vardır). Hani onların üzerine köklerini kesen (akim) bir rüzgar gönderdik.
42. Üzerinden geçtiği hiçbir şeyi bırakmıyor, mutlaka çürütüp kül gibi dağıtıyordu.
43. Semud (kavmin)de de (ayetler vardır). Hani onlara: "Belli bir süreye kadar yararlanın" denmişti.
44. Ancak Rablerinin emrine baş kaldırdılar; böylece bakıp dururlarken, onları yıldırım çarpıp yakaladı.
45. Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne yardım bulabildiler.
46. Bundan önce Nuh kavmini de (yıkıma uğrattık). Çünkü onlar da fasık bir kavim idi.
47. Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz, (onu) genişleticiyiz.
48. Yeri de Biz döşeyip yaydık; ne güzel döşeyici(yiz).
49. Ve Biz, her şeyi iki çift yarattık. Umulur ki, öğüt alıp düşünürsünüz.
50. Öyleyse, Allah'a doğru (yönelip, şirkten ve bozulmalardan) kaçın. Gerçekten ben sizi, O'ndan yana açıkça uyarıyorum.
51. Allah ile beraber başka bir ilah(ı ortak) kılmayın. Gerçekten sizi, O'ndan yana açıkça uyarıyorum.