Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 228
54. Seni ilahlarımızdan bazıları fena çarpmış, demekten başka bir şey söylemiyoruz. Dedi ki: 'Ben Allah'ı şahit tutuyorum ve siz de şahid olun ki, ben sizin ortak koştuklarınızdan uzağım.
55. O'ndan başka (taptıklarınızdan uzağım). Haydi hep birlikte bana karşı tuzak kurun; sonra bana hiç mühlet vermeyin.
56. Ben, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a güvendim. Hiçbir canlı yoktur ki Allah onun perçeminden tutmuş olmasın. [5] Benim Rabbim doğru yol üzeredir.
57. Eğer yüz çevirirseniz, artık benimle gönderileni size ulaştırdım. Rabbim yerinize sizden başka bir topluluk yerleştirir. O'na bir zarar da veremezsiniz. Şüphesiz Rabbim her şeyi koruyandır.
58. Emrimiz gelince Hud'u ve beraberindeki iman edenleri bizden bir rahmetle kurtardık. Onları kaskatı bir azaptan koruduk.
59. İşte bu Ad halkı, Rabblerinin ayetlerini inkar etti, peygamberlerine karşı geldi ve her inatçı zorbanın emrine uydular.
60. Bu dünyada da kıyamet gününde de lanete uğradılar. İyi bilin ki, Ad halkı Rabblerini inkar ettiler. Dikkat edin, Hud'un kavmi Ad uzak olsun.
61. Semud halkına da kardeşleri Salih'i gönderdik. Şöyle dedi: 'Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka ilahınız yoktur. O sizi yerden yarattı ve size orada ömür sürdürdü. [6] Şu halde O'ndan bağışlanma dileyin sonra O'na tevbe edin. Muhakkak ki Rabbim yakındır, (duaları) kabul edendir.
62. Onlar: 'Ey Salih! Sen bundan önce aramızda hakkında ümit beslenen biri idin. Bizi babalarımızın taptıklarına tapmaktan men mi ediyorsun? Doğrusu senin bizi kendisine çağırdığın şeyden şüphe içindeyiz, kuşkuluyuz' dediler.