Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 538
4. O gökleri ve yeri altı günde, altı devirde yaratandır. Sonra Arş üzerinde sınırsız kudret ve iktidar makamında hükümranlığını kurandır. Yere atılan tohumu, yere düşen yağmuru bilir, yerden çıkan ekini, suyu ve madenleri bilir. Gökten ineni bilir, gökte yükseleni bilir. Nerede olsanız, Allah orda sizinle beraberdir. Allah işlediğiniz amelleri biliyor, görüyor.
5. Göklerin ve yerin mülkü ve hâkimiyeti O’nundur. Bütün planların icra edilerek sonuçlandırıldığı, bütün icraatların, amellerin, hesabının sorulduğu tek merci Allah’tır.
6. Geceyi, devamlı gündüzün içine sokarak uzatır, gündüzü de gecenin içine sokarak uzatır. O gönüllerdeki sırları bilir.
7. Allah’a ve Rasulüne iman edin. Allah’ın, üzerinde yetki sahipleri olarak sizi tayin ettiği, harcama yetkisi verdiği her şeyden, O’nun yolunda karşılık beklemeden, gönüllü harcayın, insanların ihtiyaçlarını görün. Sizden imanda kemâle erenlere ve karşılık gözetmeden Allah yolunda gönüllü harcayanlara büyük mükâfatlar vardır.
8. Aklınızı, hafızanızı mı kaybettiniz, nerde kaldı, sözünüz, taahhüdünüz? Rasulullah sizi, Rabbinize iman etmeniz için davet ettiği halde Allah’a iman etmiyorsunuz? Oysa Allah, kulluk sözleşmesinde, kutsal kitaplarınızda sizden, kesinkes iman edeceğinize, kulluk ve sorumluluklarınızı yerine getireceğinize dair söz almıştı. Kulluk sözleşmesindeki iman taahhüdünüzün bilincinde iseniz eğer niçin Muhammed’in İslâm’a davetine koşmuyorsunuz?
9. O, kendisini ilâh tanıyan, candan müslüman olarak kendisine bağlanan, saygılı kuluna, sizi inkâr ve dalâlet karanlıklarından hidayet ve iman nuruna çıkarmak için açık seçik âyetler, kitaplar indirendir. Allah size karşı çok şefkatli, engin merhamet sahibidir.
10. Nerde kaldı müslümanlığınız, niçin Allah’ın emrinden uzak duruyor, göklerin ve yerin mirası, bâki olan Allah’ın olduğu halde, Allah yolunda, İslâm uğrunda karşılık gözetmeden gönüllü harcamıyorsunuz? Elbette içinizden, Mekke’nin fethinden önce kesenin ağzını açanlar, karşılıksız, gönüllü harcayanlar, savaşanlar ötekilerle bir değildir. Onların derecesi, sonradan harcama yapanlardan ve savaşanlardan daha yüksektir. Bununla beraber, Allah hepsine de devlet nimetini, en güzel muameleyi, en güzel âkıbeti va’detmiştir, Allah işlediğiniz gizli-açık bütün amellerden haberdardır.
11. Kim Allah’a karz-ı hasen olarak borç verir, mâlî mükellefiyetlerin dışında Allah rızası için, Allah yolunda cihad edenlerin masraflarını karşılar, Allah’ın kullarına güzel ödünç verirse, Allah onun karşılığını kat kat öder. Ayrıca ona cömertçe, değerli bir mükâfat da vardır.