Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 536
51. Dahası, siz, hak yoldan uzaklaşıp, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih ederek başlarına buyruk hayat yaşayanlar, Kur’ân’ı ve peygamberleri yalanlayanlar!
52. Elbette bir bitkiden, kaktüsten yiyeceksiniz.
53. Karınlarınızı onunla dolduracaksınız.
54. Üstüne de kaynar sudan içeceksiniz.
55. Susuzluk illetine tutulmuş develer gibi içeceksiniz.
56. Herkesin, vahyedilen dinin, şeriatın, İslâmî sorumluluğun hesabını vereceği, yalnız ilâhi mevzuatın yürürlükte olduğu gün, onların ziyâfeti budur.
57. Sizi, biz yarattık biz. Peygamberleri tasdik etmeniz gerekmez miydi?
58. Rahimlere attığınız, ektiğiniz meni üzerinde hiç düşündünüz mü?
59. Onu siz mi yaratıyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz?
60. Aranızda ölümü takdir eden, planlayan biziz. Bizim önümüze geçilemez, biz âciz duruma düşürülemeyiz.
61. Sizin yerinize, benzerlerinizi getirmekte; sizi, bilmediğiniz bir âlemde, bilmediğiniz bir yaratılışla tekrar var etmekte de âciz duruma düşürülemeyiz.
62. Andolsun, ilk yaratılışı biliyorsunuz, düşünüp ibret almanız gerekmez mi?
63. Ektiğiniz tohumlar üzerinde hiç düşündünüz mü?
64. Onu siz mi yetiştiriyorsunuz, yoksa yetiştiren biz miyiz?
65. Sünnetimizin, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olsaydı, onu kuru bir çöp haline getirirdik. Şaşırır, hayret eder dururdunuz!
66. 'Doğrusu, borç altına girdik, zarardayız.'
67. 'Daha doğrusu yoksul kaldık.' derdiniz.
68. İçtiğiniz su üzerinde hiç düşündünüz mü?
69. O suyu yağmur yüklü bulut kümelerinden indirip depolayan siz misiniz, yoksa biz mi indirip depoluyoruz?
70. Sünnetimizin, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olsaydı, onu tuzlu ve acı yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?
71. Çakarak, sürterek yaktığınız ateş üzerinde hiç düşündünüz mü?
72. Onun ağacını siz mi yetiştirdiniz, yoksa yetiştiren biz miyiz?
73. Biz onu, ibret almanız için planlayıp hazırladık. Çölden gelip geçenlerin istifadesi için yarattık.
74. Öyleyse ulu Rabinin adını tesbihe, zikre devam et.
75. Başka söze gerek yok. Kur’ân’ın indiği yerlere, Kur’ân ezberleyen hâfızlara, Kur’ân yazılan sahifelere, Kur’ân ahkâmının uygulandığı ülkelere, yıldızların bulunduğu yerlere yemin ederim.
76. Eğer bilirseniz, bu çok büyük bir yemindir.