Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 261
43. O gün onlar, kalpleri, zihinleri bomboş olarak, kendilerine göz ucuyla bile bakamaz bir durumda, başları göğe dikilmiş bir vaziyette medet beklercesine davet edene doğru koşarlar.
44. İnsanları, azâbın geleceği gün konusunda uyar. O gün baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyenler, haksızlık edenler: 'Rabbimiz, kısa bir müddet bizim cezamızı ertele. Senin davetine icabet edelim. Rasullere tâbi olalım.' diyecekler. Onlara: 'Daha önce, sizin için bir zeval olmadığına, hesaba çekilmiyeceğinize dair yeminler etmemiş miydiniz?' denilir.
45. Kendilerine, birbirlerine zulmedip, haksızlık ederek geçip giden milletlerin yurtlarında yaşıyordunuz. Onlara nasıl muamele ettiğimiz de açıkça ortaya çıkmıştı. Size misaller de vermiştik.
46. Hilelerinin cezası Allah katında belli iken, onlar sinsice hileler, İslâm’ın yükselişini önleme, müslümanların ilerlemesini engelleme planları yapmışlar, tuzaklar kurmuşlardı. Onların sinsi planlarıyla dağlar yerinden gidecek değildi.
47. Sakın Allah’ın Rasullerine verdiği sözden cayacağını sanma. Allah kudretli ve hükümrandır. Dinine, Kur’ân’a, Rasûlüne ve kullarına düşmanlık yapanlara, layık oldukları cezayı verir.
48. Yerin başka bir yer, göklerin de başka gökler haline getirileceği, insanların, kabirlerinden fırlayarak mahşere, bir ve gücüne karşı konulmaz olan Allah’ın huzuruna çıkacakları gün ne dehşetli bir gündür.
49. O gün İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsilerin, suçluların, günahkârların zincire vurulmuş olduğunu görürsün.
50. Gömlekleri katrandandır, yüzlerini de ateş bürümektedir.
51. Allah, herkesi, işlediği amellerin karşılığını, hak ettiklerini vermek için huzurunda toplayacaktır. Allah çok çabuk hesaba çeker.
52. Bu, Kur’ân, bütün insanlara okunarak ilan edilen bir insan hakları bildirisidir, uyarılmaları için bir tebliğdir, Allah’ın bir tek tanrı olduğunu bilsinler, akıl ve vicdan sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye ilâhî bir tebliğdir.