Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 467
75. Melekleri de; Arş'ın (hükümranlık tahtının - El Esmâ özelliklerinin açığa çıkma/seyri makamının) her yanından kuşatmışlar ve Rablerinin hamdini, münezzeh oluşunu dillendirirlerken görürsün. . . Herkes hakkında Hak olarak hükmolunmuş ve: "Hamd, Rabb-ül âlemîn olan Allâh'a aittir" denilmiştir.
1. Ha, Miiim!
2. O BİLGİ'nin (Hakikat ve Sünnetullah hakkında) tenzîli (tafsile indirme), Aziyz ve Aliym olan Allâh'tandır!
3. Ğâfir'iz Zenb (suçları bağışlayıcı), Kabilit Tevb (tövbeyi - hakikatine dönmeyi kabul edici), Şediyd ül 'Ikab (suçları acımasız şiddetle cezalandıran) ve Züt Tavl'dır (lütfu ihsanı bol olan). . . Tanrı yok, sadece "HÛ"! O'nadır dönüş.
4. Allâh'ın işaretleri hakkında hakikat bilgisini inkâr edenlerden başkası mücadele edip tartışmaz! O hâlde onların beldelerde (keyifle) dolaşması seni aldatmasın.
5. Onlardan önce Nuh kavmi ve onlardan sonra da hakikate karşı çıkan tüm topluluklar yalanladı. Her ümmet kendi Rasûllerini, Onu yakalamak (etkisizleştirmek, öldürmek) için niyetlendi. . . Bâtılı seslendirenler olarak, Hakk'ı geçersiz kılmak için mücadele ettiler. . . Bu yüzden onları yakaladım. . . Suçlarının karşılığını yaşatmam nasıl oldu?
6. Böylece hakikat bilgisini inkâr edenler hakkında "Onlar Nâr (ateş - radyasyon ortamı) ehlidir" diye Rabbinin sözü gerçekleşti.
7. Arş'ı taşıyanlar ve onun çevresinde bulunan (şuurlu) kuvveler (Allâh kudretinin açığa çıkış mahalleri) Rablerinin Hamdı olarak (Hamiyd Esmâ'sı açığa çıkışı ile) tespih ederler; O'na (hakikatleri olarak) iman ederler ve iman edenler için (hakikatlerinin gereğini yaşayamamaları - hakkını verememeleri yüzünden) mağfiret isterler! "Rabbimiz, rahmet ve ilminle her şeyi kapsamışsın. . . Tövbe edenleri ve senin yoluna uyanları mağfiret et ve onları yanma azabından koru!"