Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 457
62. Dediler ki: "Biz niye, kendilerini şerrliler kabul ettiğimiz ricali (burada) görmüyoruz?"
63. "Biz onları alaya alırdık. . . Yoksa gözlerimiz onları göremiyor mu ortalarda?"
64. Muhakkak ki o gerçekleşecektir. . . Yanacakların karşılıklı tartışması!
65. De ki: "Kesinlikle ben bir uyarıcıyım! Tanrı yoktur tanrılık kavramı geçersizdir; sadece Vahid, Kahhar Allâh. . . "
66. "Semâların, arzın ve ikisi arasında olanların Aziyz (gücüne - hükmüne karşı konulmaz), Ğaffar olan Rabbidir. "
67. De ki: "HÛ (gerçeği), Aziym bir haberdir!" (Bu haberin mânâsını ve değerini kavrayabilseniz!)
68. "Siz ise ondan (o büyük haberin bildirdiği fevkalâde önemli hakikatin size kazandıracağından) yüz çeviriyorsunuz!"
69. "Mele-i Âlâ'daki tartışma hakkında ilme sahip değilim. "
70. "Bana vahyolan yalnızca apaçık bir uyarıcı olduğum!"
71. Hani Rabbin Meleklere: "Kesinlikle ben balçıktan (su + mineral) bir beşer yaratacağım" demişti.
72. "Onu tesviye edip (beynini oluşturup), o yapının içinden Ruhum'dan (Esmâ mânâlarımdan) nefhettiğimde (açığa çıkardığımda {nefh yani üflemek, içten dışa şeklinde olur daima. A. H. }) Ona secdeye kapanın (hükümranlığını - tasarrufunu kabul edin)!"
73. O Meleklerin hepsi, toptan secde ettiler.
74. İblis müstesna; (bilincine dayanarak) benlik tasladı ve hakikat bilgisini inkâr edenlerden (karşısındakinin hakikatini göremeyenlerden) oldu.
75. Buyurdu: "Ey İblis (ikileme düşen)! İki Elim (ilim ve kudret) ile yarattığıma secde etmene ne mâni oldu? Benliğin mi engel oldu, yoksa Alûn'dan (Adem'e secdesi söz konusu olmayan yüce kuvvelerden {meleklerden}) mi olduğunu sandın?"
76. (İblis) dedi ki: "Ben daha hayırlıyım ondan; beni ateşten (radyasyon - yakan dalgalar {aynı nâr = ateş kelimesi cehennemde yakan olarak da kullanılmakta. A. H. }) halk ettin, onu tıynden (hücresel bedenli - maddeden) halk ettin" dedi.
77. (Allâh) buyurdu: "Çık oradan; çünkü sen racîmsin (hakikatinden uzak düşmüşsün)!"
78. "Muhakkak ki, hüküm sürecine kadar lânetim (benden uzaklık) senin üstündedir!"
79. (İblis) dedi ki: "Rabbim! (İnsanların ölümle) bâ's olacakları zamana kadar bana mühlet ver (kuvvelerimi kullanabileyim onlara karşı). "
80. (Allâh) buyurdu: "Muhakkak ki sen süre tanınanlardansın!"
81. "Bilinen sürece kadar!"
82. (İblis) dedi ki: "İzzetine (karşı konulmaz gücüne) yemin ederim ki, onların hepsini şaşırtıp (kendilerini beden kabul ettirerek, bedenin zevkleri peşinde koşturarak; hakikatlerini oluşturan ruhun konusundan) saptıracağım. "
83. "Ancak onlardan ihlâsa erdirilmiş (hakikatlerini yaşattığın) kulların müstesna. "