Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 584
16. Kutsal vâdi Tuvâ'da Rabbi ona şöyle seslenmişti:
17. Firavun'a git! Çünkü o çok azdı.
18. De ki: Nasıl, arınmağa gönlün var mı?
19. Seni Rabbimin yoluna iletmemi ister misin? Böylece ondan korkarsın.
20. Ve ona en büyük mucizeyi gösterdi.
21. (O ise) hemen yalanladı ve isyan etti.
22. Sonra (inkâr için) olanca çabasını göstererek sırtını döndü.
23. Derhal (adamlarını) topladı ve (onlara) bağırdı:
24. Ben, sizin en yüce Rabbinizim! dedi.
25. Allah onu, (herkese ibret olarak) dünya ve ahiret azabıyla cezalandırdı.
26. Elbette bunda, korkan kimseler için büyük bir ibret vardır.
27. Sizi yaratmak mı daha güç, yoksa gökyüzünü yaratmak mı, ki onu Allah bina etti,
28. Onu yükseltti, düzene koydu,
29. Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
30. Ondan sonra da yerküreyi döşedi,
31. Yerden suyunu ve otlağını çıkardı,
32. Dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi.
33. Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere.
34. Her şeyi alt üst eden o büyük felâket geldiği vakit,
35. İnsanın yapıp ettiklerini hatırlayacağı gün,
36. Ve görene cehennem açık bir şekilde gösterilmiştir.
37. Artık kim azmışsa,
38. Ve dünya hayatını ahirete tercih etmişse,
39. Şüphesiz cehennem (onun için) tek barınaktır.
40. Rabbinin makamından korkan ve nefsini kötü arzulardan uzaklaştırmış kimse için,
41. Şüphesiz cennet (onun) yegâne barınağıdır.
42. Sana kıyameti sorarlar: Gelip çatması ne zamandır? (derler.)
43. Sen onu nereden bilip bildireceksin!
44. Onun nihaî ilmi yalnız Rabbine aittir.
45. Sen ancak ondan korkanları uyarırsın.
46. Kıyamet gününü gördüklerinde (dünyada) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk zamanı kadar kaldıklarını sanırlar.