Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 600
1. Ah, apansız gelecek dehşetiyle yürekleri koparacak felaket!
2. Nedir apansız gelen bu felaket!
3. Bilir misin nedir? Nasıl olacaktır o dehşetli felaket?
4. O gün insanlar kendilerini ateşlere atan, dağılıp uçuşan kelebeklere benzerler.
5. Ve dağlar atılmış renkli yün topaklarına döner.
6. Artık o zaman iyiliklerinin tartısı ağır basan,
7. kendisini mutlu bir hayatın içinde bulacak.
8. Kimin de iyiliklerinin tartısı hafif gelirse,
9. onun ana kucağı gibi sığınacağı yeri, ana yurdu cehennem uçurumudur.
10. Bilir misin nedir o cehennem uçurumu?
11. Kızgın, dağlayan dehşetli bir ateş…
1. Açgözlülük saplantısı içinde, mal mülk çokluğuyla övünmek oyaladı sizleri.
2. Öyle ki, mezarlarınıza girinceye kadar bu oyalanmaya devam ettiniz veya çokluk için mezarları dahi saymaya kalkıştınız.
3. Ama zamanı geldiğinde bunların boş olduğunu anlayacaksınız.
4. İş öyle değil ama zamanı geldiğinde ahiretle, azapla karşılaşınca daha iyi bilip anlayacaksınız.
5. Hayır, hayır kesin bir bilgiyle yaptıklarınızın ne kazandırdığını bir bilseydiniz.
6. Cehennemin yakıcı ateşini mutlaka dünyada görüp anlayarak bu açgözlülükten vazgeçerdiniz.
7. Sonunda yani öteki dünyada keskin bir gözle o cehennemi mutlaka göreceksiniz.
8. Sonra da o gün size verilen tüm nimetlerden iğneden ipliğe sorguya çekileceksiniz.