Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 460
11. Ey Muhammed! de ki: Şüphe yok bana O'nun dininde, özümü yalnız O'na bağlayarak Allah'a kulluk etmem emredildi.
12. Ve O'na teslim olanların ilki olmakla da emrolundum.
13. Ve de ki: Eğer Rabbime karşı gelecek olursam, korkunç bir günün azabından korkarım.
14. De ki: Dinimde özüm O'na bağlı, yalnız Allah'a kulluk ederim ben.
15. Siz de ey günahkarlar! Allah'ın dışında dilediğinize kulluk edin. De ki: Gerçekten zarar ve ziyana uğrayanlar, kıyamet günü hem kendilerini, hem de ailelerini zarara sokanlardır. Dikkat edin, budur apaçık zarar ve ziyan.
16. Onların üzerlerini ateşten örtüler sarar, altlarında da kat kat ateşten tabakalar vardır. Allah kullarının kalbine işte böylece kıyamet korkusu salar. Ey kullarım! Öyleyse yolunuzu benim kitabım vasıtasıyla bulun.
17. İnsan ve cin şeytanlarının güçlerine ve putlara tapmaktan kaçınıp, Allah'a yönelip O'na sığınanlar için müjdeler vardır. Kullarımı müjdele.
18. O kullarım ki, söylenen her sözü dinlerler ve en güzeline uyarlar. İşte Allah'ın dosdoğru yola eriştirdiği bunlardır ve gerçekten de aklı başında olanlar bunlardır.
19. Allah tarafından hakkında azap hükmü gerçekleşmiş olan kimseyi, sen doğru yola getirebilir misin? Ve sen ateşi hak eden kimseyi kurtarabilir misin?
20. Buna karşılık yollarını Allah ve kitabı vasıtasıyla bulanlar, öteki dünyada üst üste bina edilmiş, altlarından ırmaklar akan yüksek köşklere sahip olacaklardır. Bu Allah'ın verdiği sözdür, Allah sözünden caymaz.
21. Görmezler mi göklerden yağmur indiren ve onu su kaynakları şeklinde yeryüzünde akıtıp duran Allah'tır ve sonra onunla çeşitli renklerde bitkiler yetiştiren, sonra da onları kurutan O'dur. O zaman sen, ekinlerin sarardığını görürsün, sonra da onları kuruyup ufalanmış çer çöp haline sokar. Şüphesiz ki bunda aklı başında olanlar için ibret ve öğüt vardır.