Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 366
68. Ve onlar ki, Allah'la beraber asla birtakım düzmece ilahlara yalvarıp yakarmazlar ve hukuki bir gerekçe olmadıkça, Allah'ın dokunulmaz kıldığı cana kıymazlar ve zina etmezler. Çünkü bilirler ki, bunlardan herhangi birini işleyen kimse, bir kötülük ve günaha bulaşmış olmakla kalmayacak.
69. Fakat kıyamet gününde, azabı kat kat olacak ve aşağılık bir durumda, temelli olarak kalacaktır.
70. Şu kadar ki, pişman olup doğru yola dönen, inanıp dürüst ve yararlı davranışlar ortaya koyan kimseler, bunun dışındadır. Bundan dolayı Allah, bunların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Çünkü Allah, çok acıyan ve çok bağışlayandır.
71. Zaten kim tevbe eder, sonra da dürüst ve yararlı işler yaparsa, şüphe yok ki gereği üzere, Allah'a yönelen işte odur.
72. Onlar ki, tevhid inancı dışındaki yalan ve asılsız olan şeylere tanıklıkta bulunmazlar, boş ve anlamsız şeylerle uğraşan kimselere rastladıkları zaman, yanlarından şeref ve vakarla geçip giderler.
73. Onlar ki, kendilerine Rablerinin mesajları hatırlatıldığı zaman, körlerin ve sağırların yaptığı gibi, düşünüp anlamadan, körü körüne, bilinçsizce kapanıp kalmazlar.
74. Ve onlar ki, “Ey Rabbimiz! Bize göz nuru olarak, eşler ve çocuklar bahşet ve bizi yolunu, Allah'ın kitabıyla bulanlara örnek ve öncü yap!” diye dua ederler.
75. İşte bunlar, her türlü güçlüklere göğüs germelerinden dolayı, cennette üstün derecelerle mükafatlandırılıp ve orada hürmet ve saygıyla karşılanacak kimselerdir.
76. Ve onlar orada, temelli olarak yaşayıp gideceklerdir. Bu ne güzel varış yeri ve ne üstün bir makam!
77. İnananlara de ki: Dua, yalvarma ve ibadetiniz olmasaydı, Rabbim size değer verir miydi? Ve inkârcılara da de ki: Gerçek şu ki siz, Allah'ın mesajını yalan saydınız, artık bu yüzden azap size sarılacak, yakanızı bırakmayacaktır.