Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 189
14. Savaşın onlarla! Allah sizin elinizle cezalandıracak onları; hor ve hakir kılacak; sizi de onlara karşı yardımıyla destekleyecek; ve inananların göğüslerini ferahlatıp,
15. kalplerindeki öfkeyi yatıştıracak. Ve Allah, isteyen kimseye tevbe nasib eder. Çünkü Allah, sınırsız bilgi sahibidir ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapar.
16. Ey inananlar! Allah, aranızdan cihad edenleri, Allah'tan, peygamberinden ve mü'minlerden başkasını dost ve sırdaş edinmeyenleri, kendi ilmiyle ayırt etmeden, sizi kendi halinize terkedeceğini mi sanıyorsunuz? Allah yaptığınız herşeyden haberdardır.
17. Allah'tan başkalarına ilahlık yakıştıranların, Allah'tan gelen her türlü gerçeği örtbas etmelerine, bizzat kendileri şahit iken, Allah'ın mescidlerini ziyaret etmek veya onarıp gözetmeye ve canlı tutmaya ne hakları olabilir? Onların hayır adına yaptıkları herşey, boşa gitmiştir. Ve onlar ateşte temelli kalıcıdırlar.
18. Allah'ın mescidlerini ziyaret etmek, yahut onarıp gözetmek, canlı tutup zirvede kalmasını sağlamak ancak Allah'a ve ahiret gününe inanan, namazlarında sürekli ve dosdoğru olan, zekatlarını veren, Allah'tan başka kimseden korkup çekinmeyen kimselere aittir. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.
19. Bir tek hacılara su vermeyi ve Mescidi Haram'ı onarıp gözetmeyi, Allah'a ve ahiret gününe inanıp, Allah yolunda elinden gelen her türlü çabayı gösteren birinin üstlendiği görevlerle bir mi tutuyorsunuz? Bu görevler Allah katında, hiç de denk değildir. Ve Allah yaratılış gayesine aykırı hareket edenleri, asla doğru yola eriştirmez.
20. Ama inanan, zulüm ve kötülük diyarını terkeden ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla her türlü çabayı gösteren kimselere gelince, Allah katında en yüksek dereceler onlarındır ve sonunda kazanacak olanlar da onlardır.