Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 159
68. Rabbimin haberlerini bildiriyor ve size doğru ve güvenilir öğütler veriyorum.
69. Sizi uyarabilsin diye, kendi içinizden birinin eliyle, Rabbinizden size bir haber gelmesini mi yadırgıyorsunuz? Hiç değilse sizi, Nuh toplumundan sonra onların yerine getirdiğini, sizi yaratılışta onlardan üstün kıldığını hatırlayın; ve artık Allah'ın nimetlerini anın ki, kurtuluşa erebilesiniz.”
70. Onlar şöyle cevap verdiler: “Ya! Demek sen, tek Allah'a kulluk edelim ve atalarımızın taptıklarını bırakalım diye mi bize geldin? Eğer doğru sözlü biri isen, tehdit ettiğin azabı getir de görelim.”
71. Hûd dedi ki: “Artık Rabbinizden size bir bela ve gazab inmiştir. Siz, sizin ve babalarınızın isimlendirdiği putlar hakkında mı benimle tartışıyorsunuz? Allah, o putlara tapma hususunda hiç de böyle bir belge ve kanıt indirmemiştir. Artık o kaçınılmaz belayı bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyeceğim.”
72. O'nu ve O'nunla beraber olanları bizden bir rahmetle kurtardık; ayetlerimizi yalanlayıp inanmayanları ise, son kalıntısına kadar silip attık.
73. Ve Semûd toplumuna da, kardeşleri Salih'i gönderdik. “Ey kavmim” dedi. “Yalnızca Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka gerçek ilâhınız yoktur. Size Rabbinizden apaçık bir belge de gelmiştir. İşte size bir alamet olmak üzere Allah'ın devesi… Öyleyse bırakın onu, Allah'ın arzında otlasın, ona fenalıkla dokunmayın; değilse acıklı bir azap sizi yakalar.