Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 128
1. Her türlü eksiksiz övgüler, gökleri ve yeri yaratan, karanlığı ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Ama bunca ayet ve delillerden sonra, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, hâlâ Allah'tan başka şeylere ilahlık yakıştırarak, onları Allah'a denk tutuyorlar.
2. O sizi çamurdan yaratıp, dünyadaki yaşantınızı belli bir süre ile sınırlandırmıştır. Bir de yalnızca O'nun tarafından bilinip, tesbit edilen bir süre yani kıyamet vardır ki; siz ey kâfirler! Diriltileceğiniz o son süreden, hâlâ şüphe mi ediyorsunuz?
3. O göklerde ve yerde de Allah'tır. Sizin gizlinizi açığınızı, hayır ve şer ne kazanacağınızı da bilen O'dur.
4. Ama onlara ne zaman Rablerinden bir mesaj gelse, onlar O'na sırt çevirirler.
5. Ve böylece şimdi kendilerine gelen bu Kur'ân gerçeğini yalanlayanlar; ama zaman içinde kendisiyle alay ettikleri mesajın haber verdiği şeyler başlarına gelecektir.
6. Onlardan önce nice nesilleri yok ettiğimizi görmezler mi? Biz onlara, yeryüzünde size vermediğimiz tüm imkanları vermiştik, gökten üzerlerine bol bol yağmurlar gönderdik, ve tüm arazilerinden ırmaklar akıttık. Günahlarından dolayı onları yok etmiş ve yerlerine başka insanlar geçirmiştik.
7. Ey peygamber! Biz sana yazılı bir kitap göndermiş olsaydık ve ona kendi elleriyle dokunmuş olsalardı, bu Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, “Kesinlikle bu apaçık bir büyüden başkası değildir” derlerdi.
8. Onlar ayrıca “O'na bizim de görebileceğimiz bir melek gönderilmeli değil miydi?” dediler. Eğer biz öyle bir melek indirseydik, herşeyin hükmü verilip yeryüzünde yok edilmeleri gerçekleşmiş olurdu da, onların tevbe etmeleri de beklenmez, hiçbir fırsat da tanınmazdı.