Târık Suresi 17. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

Târık Suresi 17 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 36. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 591 sayfa numarasında yer almaktadır.
فَمَهِّلِ الْـكَافِر۪ينَ اَمْهِلْهُمْ رُوَيْداً
Sureler
Mushaf
Sayfa 591
İlgili Sure
Târık Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı O halde sen onları kendi hallerine bırak. Onlara ne yapacağımı göreceksin.
Abdullah Parlıyan Onun için Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Adem Uğur Bu yüzden o hakikat bilgisini inkâr edenlere mühlet ver, onlara az bir süre tanı.
Ahmed Hulusi Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirlere, nankörlere mühlet ver. Onları biraz daha kendi hallerine bırak.
Ahmet Tekin Sen inkârcılara biraz mühlet ver; onlara biraz süre tanı.
Ahmet Varol Sen kâfirlere bir mühlet ver, az bir süre tanı.
Ali Bulaç Onun için, o kâfirlere mühlet ver. Onlara az bir mühlet ver...
Ali Fikri Yavuz O halde, kendileriyle baş başa bırak o kâfirleri, bırak az bir süre daha kalsınlar kendi halleriyle başbaşa.
Ali Ünal (11-17) Andolsun o dönüşlü göğe, o yarılıp çatlayan yeryüzüne. Şüphesiz Kur'ân, hak ile bâtılı ayıran bir sözdür. O asla bir şaka değildir. Kafirler hep hile/tuzak kuruyorlar. Ben de hilelerine karşılık veririm. Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı! [747]
Bayraktar Bayraklı Sen inkarcilara mehil ver; onlara mukabeleyi biraz geri birak. *
Bekir Sadak Onun için sen, inkarcılara mehil ver, onları bir süre (kendi hallerine) bırak..
Celal Yıldırım Onun için, sen o inkârcılara bir mühlet ver, az bir süre tanı (pek yakında desteğimiz sana gelecektir).
Cemal Külünkoğlu Artık sen inkârcılara mühlet ver; onlara biraz zaman tanı!
Diyanet İşleri Sen inkarcılara mehil ver; onlara mukabeleyi biraz geri bırak.
Diyanet İşleri ( Eski ) (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Diyanet Vakfı Öyleyse inkarcılara az bir süre daha tanı.
Edip Yüksel Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı.
Elmalılı ( Sade ) Onun için o kafirlere mühlet ver, biraz daha süre tanı onlara!
Elmalılı ( Sade - 2 ) Onun için kâfirleri imhal eyle! Mühlet ver onlara biraz.
Elmalılı Hamdi Yazır Sen kafirlere bir mühlet ver, az bir süre tanı.
Gültekin Onan Kâfirlere mühlet ver, onlara biraz süre tanı.
Harun Yıldırım (Habîbim) sen şimdilik o kâfirlere mühlet ver, onları biraz gecikdiriver.
Hasan Basri Çantay (Ey Habîbim!) O hâlde kâfirlere (azâb edeceğimiz vakte kadar) mühlet ver; onlara azıcık süre tanımakla, biraz (kendi hâllerine) bırak!
Hayrat Neşriyat Sen; şimdilik kafirlere mühlet ver, onları biraz geciktir.
İbni Kesir Doğruları inkar edenlere zaman tanı, onlara az bir mühlet ver.
İlyas Yorulmaz Sen şimdi kâfirlere bir mühlet ver, kendilerine az bir süre tanı.
İnsan Dergisi Öyleyse, ey Peygamber, Rabb'inin hükmü gelinceye kadar, inkârcılara biraz süre tanı. İlâhi gazap başlarına çökmeden önce, imtihan hikmeti gereğince azıcık daha mühlet ver onlara.

 
Kadri Çelik Öyleyse bırak, hakikati inkar edenler dilediklerini yapsınlar, yapsınlar kısa bir süre!
Mahmut Kısa Artık mühlet ver kâfirlere mühlet ver onlara az bir müddet.
Muhammed Esed Şu halde kafirlere süre ver, sadece kısa bir süre…
Mustafa İslamoğlu Artık kâfirlere mühlet ver, onları biraz bırak.
Ömer Nasuhi Bilmen Hele sen o kâfirlere mühlet ver, (onları biraz kendi hallerine bırak!).
Ömer Öngüt Kafirlere mühlet ver, onlara biraz süre tanı.
Şaban Piriş Şimdi sen gerçeği bildiği halde reddeden(kâfir)lere bir süre tanı, kısa bir süre!
Sadık Türkmen Sen kâfirlere mühlet ver. Onlara biraz zaman tanı.
Seyyid Kutub Öyleyse o kâfirleri kendi hallerine bırak! (yakında sana desteğimiz gelecektir.)
Suat Yıldırım Hele sen o kâfirlere mühlet ver, biraz bırak onları (bildiklerine gitsinler).
Süleyman Ateş Sen şimdi küfretmekte olanlara bir mühlet ver, kendilerine az bir süre tanı.
Süleymaniye Vakfı Öyleyse o kâfirlere[*] süre (fırsat) ver. Evet, onlara biraz süre (fırsat) ver.
Tefhim-ul Kuran Onun için sen o kâfirlere mühlet ver; bir süre onları kendi hallerine bırak.
Ümit Şimşek O halde, o küfre batmışlara mühlet ver, süre tanı onlara birazcık...
Yaşar Nuri Öztürk Artık sen küfredenlere bir mühlet ver, onlara az bir süre tanı.

Sureler
Sayfa 591
Mushaf
Târık Suresi
İlgili Sure
Ayetler