Şuarâ Suresi 57. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

Şuarâ Suresi 227 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 47. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 367 sayfa numarasında yer almaktadır.
فَاَخْرَجْنَاهُمْ مِنْ جَنَّاتٍ وَعُيُونٍۙ
Sureler
Mushaf
Sayfa 367
İlgili Sure
Şuarâ Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı Biz de Firavun ve yandaşlarını o güzelim bahçelerinden ve pınar başlarından,
Abdullah Parlıyan Ama (sonunda) biz onları (Firavun ve kavmini), bahçelerden, pınarlardan, çıkardık.
Adem Uğur Bu yüzden onları bağ-bahçelerden ve pınarlardan çıkardık.
Ahmed Hulusi Sonra biz onları bahçelerden, akarsu kıyılarından ve pınar başlarından çıkardık.
Ahmet Tekin Böylece onları bahçelerden ve pınarlardan çıkardık,
Ahmet Varol Böylelikle biz onları (Firavun ve kavmini) bahçelerden ve pınarlardan sürüp çıkardık;
Ali Bulaç Böylece Firavun’u ve kavmini çıkardık bostanlardan, pınarlardan;
Ali Fikri Yavuz Böylece Biz onları, o çok güzel bağlardan, bahçelerden ve akıp duran su kaynaklarından çıkardık;
Ali Ünal (57-60) Bunun üzerine Firavun'un adamlarını bahçelerden, pınar başlarından, hazinelerden ve şerefli makamlardan çıkardık. Böylece onlara İsrâiloğulları'nı mirasçı kıldık. Ancak Firavun'un adamları, güneş doğarken İsrâiloğulları'nın ardına düştüler.
Bayraktar Bayraklı (57-59) Ama biz Firavun ve adamlarini bahcelerden, pinar baslarindan, hazinelerden ve serefli makamlardan cikardik. Boylece oralara Israilogullarini mirasci kildik.
Bekir Sadak (57-58) Bununla beraber biz Fir'avn ve askerlerini bahçelerinden, pınarlarından, hazine ve yüce-şerefli makamlardan çıkardık.
Celal Yıldırım (57-59) Biz de onları (Firavun ve kavmini Mısır'daki) bahçelerden ve pınarlardan sürüp çıkardık. Ve hazinelerden ve güzelim yerlerden ettik. İşte böylece, İsrailoğullarını onlara mirasçı kıldık.
Cemal Külünkoğlu (57-58) Biz de Firavun’un kavmini bahçelerden, pınar başlarından, servetlerden ve iyi bir konumdan çıkardık.
Diyanet İşleri (57-59) Ama biz Firavun ve adamlarını bahçelerden, pınar başlarından, hazinelerden ve şerefli makamlardan çıkardık. Böylece oralara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
Diyanet İşleri ( Eski ) (57-58) Ama (sonunda) biz onları (Firavun ve kavmini), bahçelerden, pınarlardan, hazinelerden ve değerli bir yerden çıkardık.
Diyanet Vakfı Sonunda, onları çıkardık: Bahçelerden, çeşmelerden,
Edip Yüksel Ama (sonunda) biz, onları (Firavun ve kavmini) bahçelerden, pınarlardan,
Elmalılı ( Sade ) Böylece Biz onları bahçelerden, pınarlardan,
Elmalılı ( Sade - 2 ) Bu suretle bunları bostanlardan, pınarlardan
Elmalılı Hamdi Yazır Böylelikle biz onları (Firavun ve kavmini) bahçelerden ve pınarlardan sürüp çıkardık;
Gültekin Onan Ama biz onları, bahçelerden, pınarlardan, çıkardık.
Harun Yıldırım (57-58) Bu suretle onları bostanlardan, akar sulardan, hazînelerden ve şerefli makam (lar) dan çıkardık.
Hasan Basri Çantay (57-58) Böylelikle (İsrâiloğullarının peşine düşürerek) onları bahçelerden, pınarlardan, hazînelerden ve güzel yerlerden çıkardık.
Hayrat Neşriyat Fakat Biz, onları bahçelerden ve pınar başlarından çıkardık.
İbni Kesir "Ve onları bahçelerden ve pınar başlarından çıkarmıştık."
İlyas Yorulmaz Böylelikle biz onları bahçelerden ve pınarlardan sürüp çıkardık.
İnsan Dergisi Böylece onları, zevk ve sefa içinde yaşadıkları o güzelim bahçelerden, pınarlardan —geri dönmemek üzere— çıkarıyorduk.
Kadri Çelik bunun içindir ki onları bağlar(ın)dan bahçeler(in)den, pınar başlarından çıkarıp attık,
Mahmut Kısa Derken onları bahçelerden, kaynaklardan sürüp çıkardık.
Muhammed Esed İşte bu tür bir (gurura kapıldıkları) için onları has bahçelerinden ve pınar başlarından çekip çıkardık;
Mustafa İslamoğlu Cenâb-ı Hak da buyuruyor ki: «Artık biz onları bostanlardan, ırmaklardan çıkardık.»
Ömer Nasuhi Bilmen Böylece biz onları bahçelerden ve pınar başlarından çıkardık.
Ömer Öngüt Biz de onları, bahçelerden ve pınarlardan çıkardık.
Şaban Piriş Böylece onları çıkardık; bahçelerden, çeşmelerden,
Sadık Türkmen Böylece biz, Firavun ve soydaşlarını bahçelerden ve pınar başlarından çıkardık.
Seyyid Kutub (57-58) Ama neticede Biz onları bahçelerinden ve pınarlarından, hazinelerinden, servetlerinden ve kendilerince çok değerli makam ve mevkilerinden çıkardık.
Suat Yıldırım Böylece biz onları çıkardık: bahçeler(in)den, çeşmeler(in)den.
Süleyman Ateş Böylelikle biz onları (Firavun ve kavmini) bahçelerden ve pınarlardan sürüp çıkardık;
Süleymaniye Vakfı Böylece Firavun’u ve yandaşlarını bahçelerden, pınarlardan ayırdık,
Tefhim-ul Kuran İşte böyle çıkardık onları bahçelerinden, pınarlarından.
Ümit Şimşek Bunun üzerine biz onları bahçelerinden, pınarlarından çıkardık.
Yaşar Nuri Öztürk Biz onları (bu uyanık-tedbirli kavmi) bahçelerden ve pınarlardan çıkardık.

Sureler
Sayfa 367
Mushaf
Şuarâ Suresi
İlgili Sure
Ayetler