Sureler
Mealler
Önceki
Kamer Suresi
No Meal                    
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1 O, sınırsız rahmeti ile hayat veren, yaşatan, koruyan, rahmetine, merhametine, ihsanına, hayırlara mazhar eden, Rahman olan Allah’tır.
2 Her şeyin açıkça içinde anlatıldığı Kur’ân’ı öğretti.
3 İnsanı emsalsiz güzellikte yarattı.
4 İnsana dili, konuşmayı, düşünmeyi ve meramını anlatmayı, Kur’âna vukufu, açıklamayı, varlıkları ayırıcı vasıflarıyla birbirinden ayırt etmeyi öğretti.
5 Güneş ve ay hesaplanmış bir plan içinde, yörüngelerinde hareket halindedirler.
6 Yıldızlar, bitkiler ve ağaçlar, rahmet sahibi Rahman olan Allah’a boyun eğerek secde ederler.
7 Göğü denge ve çekim kanunu işleterek Allah yükseltip tuttu. Yoğunluğunu hararetini, basıncını, çekimini düzenleyerek gökteki dengeyi O kurdu.
8 Allah’ın koyduğu, kurduğu dengeyi, düzeni bozmayın, ölçüyü kaçırmayın.
9 Alırken, satarken, ölçüyü, tartıyı adâletle uygulayın, sözlerinizde, fiillerinizde ölçülü âdil davranın. Sosyal adaleti, sosyal güvenliği temin edip, refah payını artırarak, toplumdaki dengeyi ayakta tutun. Ölçüyü noksanlaştırmayın, tartıyı eksiltmeyin, haklarına tecavüz ederek insanları mağdur etmeyin.
10 Allah, mahlûkat için yeryüzünü alta koydu, döşedi.
11 Orda meyvalar ve salkımları tomurcuklanmış hurma ağaçları var.
12 Başaklı, taneli, yapraklı ve hoş kokulu bitkiler var.
13 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
14 Allah insanı, ses veren, pişmiş çamura benzeyen kuru balçıktan yarattı.
15 Cinleri de, hâlis, dumansız ateşten yarattı.
16 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
17 Allah, yaz ve kış mevsimlerinde, güneşin doğduğu ve güneşin battığı en uç iki noktanın da Rabbidir.
18 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
19 İki denizi salıverdi. Birbirlerine kavuşuyorlar.
20 Aralarında farklı yoğunluktan kaynaklanan yüzey gerilimi sebebiyle dikey bir su tabakası engeli var. Birbirlerine geçip karışmıyorlar.
21 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
22 İkisinden de inci, mercan çıkar.
23 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
24 Denizlerde, koca dağlar gibi yükselen, yüzen gemiler, filolar da O’nun, O’nun kanunlarının eseridir.
25 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
26 Yeryüzünde bulunan her şey fânidir.
27 Ancak, hayatın devamı ve işleyişi, yardımıyla gerçekleşen, muhtaç ve âciz olmayacak, saygıya lâyık görülecek kadar güçlü olan, fânî varlıklara hayat vererek lütuf ve ihsanına mazhar eden, zâtına lâyık olmayan şirkten münezzeh, kudret ve ihtişam sahibi Rabbinin zâtı bâki kalacaktır.
28 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
29 Göklerde ve yerde bulunan sorumlu ve akıllı varlıklar, muhtaç oldukları şeyleri, güvenliklerinin ve hayatiyetlerinin devamını ondan isterler, ona başvururlar, ondan medet umarlar. O her gün, her an, sayıya, hesaba, sığmayacak işlerin, oluşların, işleyen düzenin, sorumlulukların içindedir, ilmi ve kudretiyle tecellidedir..
30 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
31 Ey yeryüzünde ağırlığı, ağır sorumluluğu olan, hükümlerini yürüten insan ve cin denilen günaha batmış iki varlık, sizin de hesabınızı ele alacağız.
32 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
33 Ey cin ve insan toplulukları, göklerin ve yerin bazı bölgelerinden çıkıp ötelerine geçmeye, irtibatlar kurmaya gücünüz yetiyorsa, süratle gidin, nüfuz alanları kurun. Büyük gücünüz, gelişmiş güçlü teknolojiniz, kudretli bir devletiniz olmadan nüfuz edemezsiniz, irtibatlar, nüfuz alanları kuramazsınız.
34 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
35 Üzerinize yüksek hararet, güçlü ışınlar (radyasyon) yağdırılır. Kendinizi koruyamazsınız, yardım ve kurtarma da mümkün değildir.
36 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
37 Gök yarılıp da, erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül haline geldiği zaman, sual sorulmaya gerek kalmaz.
38 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
39 O gün, insanlara ve cinlere günahlarından sual sorulmaya gerek kalmaz.
40 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
41 İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsiler, suçlular, günahkârlar simalarından tanınır. Perçemlerinden ve ayaklarından tortop edilerek yakalanır.
42 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
43 İşte bu, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsilerin, suçluların, günahkârların yalanladığı Cehennem’dir.
44 Onlar ateş ile kaynar su arasında dolaşır dururlar.
45 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
46 Rabbinin, işlediği ameller, hak ettiği mükâfatlar ve cezalar üzerindeki hükümranlığının, her şeyi ortaya koyarak, hükmünü icra edeceğinin endişesini duyan, azamet ve celâlinden korkanlar için iki Cennet vardır.
47 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
48 İki Cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur.
49 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
50 İkisinde de, akıp giden iki pınar vardır.
51 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
52 İkisinde de, her türlü meyvalardan, taze ve kurutulmuş olarak çifter çifter var.
53 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
54 Cennet konaklarındakiler, astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. İki Cennet’in de meyvalarının toplanması yakındır.
55 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
56 Orada süzgün bakışlı, alımlı, hasretlik çekmiş gibi, gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş, çılgınca seven güzeller var ki, eşlerinden önce, onlara insan ve cin eli değmemiştir.
57 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
58 Sanki o güzeller yâkut ve mercandırlar.
59 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
60 İyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman idareci, askerî erkân, inanan müslüman olmanın mükâfatı ihsandan başka bir şey olabilir mi?
61 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
62 Bu iki Cennet’in dışında iki Cennet daha var.
63 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
64 Bu Cennetler, yemyeşildir.
65 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
66 İkisinde de kaynayan, çağlayarak akan iki kaynak var.
67 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
68 İkisinde de her türlü meyvalar, hurmalar ve narlar var.
69 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
70 İçlerinde, güzel huylu, güzel yüzlü kadınlar var.
71 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
72 Ahşap konaklar, çadırlar içerisinde, süzgün bakışlı, alımlı, hasretlik çekmiş gibi, gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş, örtülü, evlerine bağlı, mutluluğu evlerinde arayan hûriler var.
73 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
74 Eşlerinden önce, onlara, insan ve cin eli değmemiştir.
75 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
76 Yeşil yastıklara ve harikulâde güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.
77 Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
78 Hayatın devamı ve işleyişi, yardımıyla gerçekleşen, muhtaç ve âciz olmayacak, saygıya lâyık görülecek kadar güçlü olan, fânî varlıklara hayat vererek lütuf ve ihsanına mazhar eden, zâtına lâyık olmayan şirkten münezzeh, kudret ve ihtişam sahibi Rabbinin adı yücelerden yücedir.
                    Arapça No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
اَلرَّحْمٰنُۙ 1
عَلَّمَ الْقُرْاٰنَۜ 2
خَلَقَ الْاِنْسَانَۙ 3
عَلَّمَهُ الْبَيَانَ 4
اَلشَّمْسُ وَالْقَمَرُ بِحُسْبَانٍۖ 5
وَالنَّجْمُ وَالشَّجَرُ يَسْجُدَانِ 6
وَالسَّمَٓاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْم۪يزَانَۙ 7
اَلَّا تَطْغَوْا فِي الْم۪يزَانِ 8
وَاَق۪يمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْم۪يزَانَ 9
وَالْاَرْضَ وَضَعَهَا لِلْاَنَامِۙ 10
ف۪يهَا فَاكِهَةٌۖ وَالنَّخْلُ ذَاتُ الْاَكْمَامِ 11
وَالْحَبُّ ذُوالْعَصْفِ وَالرَّيْحَانُۚ 12
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 13
خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ كَالْفَخَّارِۙ 14
وَخَلَقَ الْجَٓانَّ مِنْ مَارِجٍ مِنْ نَارٍۚ 15
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 16
رَبُّ الْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ الْمَغْرِبَيْنِۚ 17
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 18
مَرَجَ الْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِۙ 19
بَيْنَهُمَا بَرْزَخٌ لَا يَبْغِيَانِۚ 20
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 21
يَخْرُجُ مِنْهُمَا اللُّؤْلُؤُ۬ وَالْمَرْجَانُۚ 22
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 23
وَلَهُ الْجَوَارِ الْمُنْشَاٰتُ فِي الْبَحْرِ كَالْاَعْلَامِۚ 24
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ۟ 25
كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍۚ 26
وَيَبْقٰى وَجْهُ رَبِّكَ ذُوالْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِۚ 27
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 28
يَسْـَٔلُهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ ف۪ي شَأْنٍۚ 29
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 30
سَنَفْرُغُ لَكُمْ اَيُّهَ الثَّقَلَانِۚ 31
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 32
يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ وَالْاِنْسِ اِنِ اسْتَطَعْتُمْ اَنْ تَنْفُذُوا مِنْ اَقْطَارِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ فَانْفُذُواۜ لَا تَنْفُذُونَ اِلَّا بِسُلْطَانٍۚ 33
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 34
يُرْسَلُ عَلَيْكُمَا شُوَاظٌ مِنْ نَارٍ وَنُحَاسٌ فَلَا تَنْتَصِرَانِۚ 35
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 36
فَاِذَا انْشَقَّتِ السَّمَٓاءُ فَكَانَتْ وَرْدَةً كَالدِّهَانِۚ 37
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 38
فَيَوْمَئِذٍ لَا يُسْـَٔلُ عَنْ ذَنْبِه۪ٓ اِنْسٌ وَلَا جَٓانٌّۚ 39
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 40
يُعْرَفُ الْمُجْرِمُونَ بِس۪يمٰيهُمْ فَيُؤْخَذُ بِالنَّوَاص۪ي وَالْاَقْدَامِۚ 41
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 42
هٰذِه۪ جَهَنَّمُ الَّت۪ي يُكَذِّبُ بِهَا الْمُجْرِمُونَۢ 43
يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَم۪يمٍ اٰنٍۚ 44
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ۟ 45
وَلِمَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّه۪ جَنَّتَانِۚ 46
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۙ 47
ذَوَاتَٓا اَفْنَانٍۚ 48
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 49
ف۪يهِمَا عَيْنَانِ تَجْرِيَانِۚ 50
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 51
ف۪يهِمَا مِنْ كُلِّ فَاكِهَةٍ زَوْجَانِۚ 52
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 53
مُتَّكِـ۪ٔينَ عَلٰى فُرُشٍ بَطَٓائِنُهَا مِنْ اِسْتَبْرَقٍۜ وَجَنَا الْجَنَّتَيْنِ دَانٍۚ 54
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 55
ف۪يهِنَّ قَاصِرَاتُ الطَّرْفِۙ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَٓانٌّۚ 56
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 57
كَاَنَّهُنَّ الْيَاقُوتُ وَالْمَرْجَانُۚ 58
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 59
هَلْ جَزَٓاءُ الْاِحْسَانِ اِلَّا الْاِحْسَانُۚ 60
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 61
وَمِنْ دُونِهِمَا جَنَّتَانِۚ 62
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۙ 63
مُدْهَٓامَّتَانِۚ 64
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 65
ف۪يهِمَا عَيْنَانِ نَضَّاخَتَانِۚ 66
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 67
ف۪يهِمَا فَاكِهَةٌ وَنَخْلٌ وَرُمَّانٌۚ 68
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 69
ف۪يهِنَّ خَيْرَاتٌ حِسَانٌۚ 70
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 71
حُورٌ مَقْصُورَاتٌ فِي الْخِيَامِۚ 72
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 73
لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَٓانٌّۚ 74
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ 75
مُتَّكِـ۪ٔينَ عَلٰى رَفْرَفٍ خُضْرٍ وَعَبْقَرِيٍّ حِسَانٍۚ 76
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ 77
تَبَارَكَ اسْمُ رَبِّكَ ذِي الْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِ 78
                    Ayet No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
اَلرَّحْمٰنُۙ
O, sınırsız rahmeti ile hayat veren, yaşatan, koruyan, rahmetine, merhametine, ihsanına, hayırlara mazhar eden, Rahman olan Allah’tır.
1
عَلَّمَ الْقُرْاٰنَۜ
Her şeyin açıkça içinde anlatıldığı Kur’ân’ı öğretti.
2
خَلَقَ الْاِنْسَانَۙ
İnsanı emsalsiz güzellikte yarattı.
3
عَلَّمَهُ الْبَيَانَ
İnsana dili, konuşmayı, düşünmeyi ve meramını anlatmayı, Kur’âna vukufu, açıklamayı, varlıkları ayırıcı vasıflarıyla birbirinden ayırt etmeyi öğretti.
4
اَلشَّمْسُ وَالْقَمَرُ بِحُسْبَانٍۖ
Güneş ve ay hesaplanmış bir plan içinde, yörüngelerinde hareket halindedirler.
5
وَالنَّجْمُ وَالشَّجَرُ يَسْجُدَانِ
Yıldızlar, bitkiler ve ağaçlar, rahmet sahibi Rahman olan Allah’a boyun eğerek secde ederler.
6
وَالسَّمَٓاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْم۪يزَانَۙ
Göğü denge ve çekim kanunu işleterek Allah yükseltip tuttu. Yoğunluğunu hararetini, basıncını, çekimini düzenleyerek gökteki dengeyi O kurdu.
7
اَلَّا تَطْغَوْا فِي الْم۪يزَانِ
Allah’ın koyduğu, kurduğu dengeyi, düzeni bozmayın, ölçüyü kaçırmayın.
8
وَاَق۪يمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْم۪يزَانَ
Alırken, satarken, ölçüyü, tartıyı adâletle uygulayın, sözlerinizde, fiillerinizde ölçülü âdil davranın. Sosyal adaleti, sosyal güvenliği temin edip, refah payını artırarak, toplumdaki dengeyi ayakta tutun. Ölçüyü noksanlaştırmayın, tartıyı eksiltmeyin, haklarına tecavüz ederek insanları mağdur etmeyin.
9
وَالْاَرْضَ وَضَعَهَا لِلْاَنَامِۙ
Allah, mahlûkat için yeryüzünü alta koydu, döşedi.
10
ف۪يهَا فَاكِهَةٌۖ وَالنَّخْلُ ذَاتُ الْاَكْمَامِ
Orda meyvalar ve salkımları tomurcuklanmış hurma ağaçları var.
11
وَالْحَبُّ ذُوالْعَصْفِ وَالرَّيْحَانُۚ
Başaklı, taneli, yapraklı ve hoş kokulu bitkiler var.
12
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
13
خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ كَالْفَخَّارِۙ
Allah insanı, ses veren, pişmiş çamura benzeyen kuru balçıktan yarattı.
14
وَخَلَقَ الْجَٓانَّ مِنْ مَارِجٍ مِنْ نَارٍۚ
Cinleri de, hâlis, dumansız ateşten yarattı.
15
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
16
رَبُّ الْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ الْمَغْرِبَيْنِۚ
Allah, yaz ve kış mevsimlerinde, güneşin doğduğu ve güneşin battığı en uç iki noktanın da Rabbidir.
17
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
18
مَرَجَ الْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِۙ
İki denizi salıverdi. Birbirlerine kavuşuyorlar.
19
بَيْنَهُمَا بَرْزَخٌ لَا يَبْغِيَانِۚ
Aralarında farklı yoğunluktan kaynaklanan yüzey gerilimi sebebiyle dikey bir su tabakası engeli var. Birbirlerine geçip karışmıyorlar.
20
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
21
يَخْرُجُ مِنْهُمَا اللُّؤْلُؤُ۬ وَالْمَرْجَانُۚ
İkisinden de inci, mercan çıkar.
22
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
23
وَلَهُ الْجَوَارِ الْمُنْشَاٰتُ فِي الْبَحْرِ كَالْاَعْلَامِۚ
Denizlerde, koca dağlar gibi yükselen, yüzen gemiler, filolar da O’nun, O’nun kanunlarının eseridir.
24
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ۟
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
25
كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍۚ
Yeryüzünde bulunan her şey fânidir.
26
وَيَبْقٰى وَجْهُ رَبِّكَ ذُوالْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِۚ
Ancak, hayatın devamı ve işleyişi, yardımıyla gerçekleşen, muhtaç ve âciz olmayacak, saygıya lâyık görülecek kadar güçlü olan, fânî varlıklara hayat vererek lütuf ve ihsanına mazhar eden, zâtına lâyık olmayan şirkten münezzeh, kudret ve ihtişam sahibi Rabbinin zâtı bâki kalacaktır.
27
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
28
يَسْـَٔلُهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ ف۪ي شَأْنٍۚ
Göklerde ve yerde bulunan sorumlu ve akıllı varlıklar, muhtaç oldukları şeyleri, güvenliklerinin ve hayatiyetlerinin devamını ondan isterler, ona başvururlar, ondan medet umarlar. O her gün, her an, sayıya, hesaba, sığmayacak işlerin, oluşların, işleyen düzenin, sorumlulukların içindedir, ilmi ve kudretiyle tecellidedir..
29
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
30
سَنَفْرُغُ لَكُمْ اَيُّهَ الثَّقَلَانِۚ
Ey yeryüzünde ağırlığı, ağır sorumluluğu olan, hükümlerini yürüten insan ve cin denilen günaha batmış iki varlık, sizin de hesabınızı ele alacağız.
31
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
32
يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ وَالْاِنْسِ اِنِ اسْتَطَعْتُمْ اَنْ تَنْفُذُوا مِنْ اَقْطَارِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ فَانْفُذُواۜ لَا تَنْفُذُونَ اِلَّا بِسُلْطَانٍۚ
Ey cin ve insan toplulukları, göklerin ve yerin bazı bölgelerinden çıkıp ötelerine geçmeye, irtibatlar kurmaya gücünüz yetiyorsa, süratle gidin, nüfuz alanları kurun. Büyük gücünüz, gelişmiş güçlü teknolojiniz, kudretli bir devletiniz olmadan nüfuz edemezsiniz, irtibatlar, nüfuz alanları kuramazsınız.
33
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
34
يُرْسَلُ عَلَيْكُمَا شُوَاظٌ مِنْ نَارٍ وَنُحَاسٌ فَلَا تَنْتَصِرَانِۚ
Üzerinize yüksek hararet, güçlü ışınlar (radyasyon) yağdırılır. Kendinizi koruyamazsınız, yardım ve kurtarma da mümkün değildir.
35
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
36
فَاِذَا انْشَقَّتِ السَّمَٓاءُ فَكَانَتْ وَرْدَةً كَالدِّهَانِۚ
Gök yarılıp da, erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül haline geldiği zaman, sual sorulmaya gerek kalmaz.
37
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
38
فَيَوْمَئِذٍ لَا يُسْـَٔلُ عَنْ ذَنْبِه۪ٓ اِنْسٌ وَلَا جَٓانٌّۚ
O gün, insanlara ve cinlere günahlarından sual sorulmaya gerek kalmaz.
39
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
40
يُعْرَفُ الْمُجْرِمُونَ بِس۪يمٰيهُمْ فَيُؤْخَذُ بِالنَّوَاص۪ي وَالْاَقْدَامِۚ
İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsiler, suçlular, günahkârlar simalarından tanınır. Perçemlerinden ve ayaklarından tortop edilerek yakalanır.
41
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
42
هٰذِه۪ جَهَنَّمُ الَّت۪ي يُكَذِّبُ بِهَا الْمُجْرِمُونَۢ
İşte bu, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsilerin, suçluların, günahkârların yalanladığı Cehennem’dir.
43
يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَم۪يمٍ اٰنٍۚ
Onlar ateş ile kaynar su arasında dolaşır dururlar.
44
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ۟
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
45
وَلِمَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّه۪ جَنَّتَانِۚ
Rabbinin, işlediği ameller, hak ettiği mükâfatlar ve cezalar üzerindeki hükümranlığının, her şeyi ortaya koyarak, hükmünü icra edeceğinin endişesini duyan, azamet ve celâlinden korkanlar için iki Cennet vardır.
46
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۙ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
47
ذَوَاتَٓا اَفْنَانٍۚ
İki Cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur.
48
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
49
ف۪يهِمَا عَيْنَانِ تَجْرِيَانِۚ
İkisinde de, akıp giden iki pınar vardır.
50
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
51
ف۪يهِمَا مِنْ كُلِّ فَاكِهَةٍ زَوْجَانِۚ
İkisinde de, her türlü meyvalardan, taze ve kurutulmuş olarak çifter çifter var.
52
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
53
مُتَّكِـ۪ٔينَ عَلٰى فُرُشٍ بَطَٓائِنُهَا مِنْ اِسْتَبْرَقٍۜ وَجَنَا الْجَنَّتَيْنِ دَانٍۚ
Cennet konaklarındakiler, astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. İki Cennet’in de meyvalarının toplanması yakındır.
54
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
55
ف۪يهِنَّ قَاصِرَاتُ الطَّرْفِۙ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَٓانٌّۚ
Orada süzgün bakışlı, alımlı, hasretlik çekmiş gibi, gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş, çılgınca seven güzeller var ki, eşlerinden önce, onlara insan ve cin eli değmemiştir.
56
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
57
كَاَنَّهُنَّ الْيَاقُوتُ وَالْمَرْجَانُۚ
Sanki o güzeller yâkut ve mercandırlar.
58
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
59
هَلْ جَزَٓاءُ الْاِحْسَانِ اِلَّا الْاِحْسَانُۚ
İyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman idareci, askerî erkân, inanan müslüman olmanın mükâfatı ihsandan başka bir şey olabilir mi?
60
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
61
وَمِنْ دُونِهِمَا جَنَّتَانِۚ
Bu iki Cennet’in dışında iki Cennet daha var.
62
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۙ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
63
مُدْهَٓامَّتَانِۚ
Bu Cennetler, yemyeşildir.
64
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
65
ف۪يهِمَا عَيْنَانِ نَضَّاخَتَانِۚ
İkisinde de kaynayan, çağlayarak akan iki kaynak var.
66
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
67
ف۪يهِمَا فَاكِهَةٌ وَنَخْلٌ وَرُمَّانٌۚ
İkisinde de her türlü meyvalar, hurmalar ve narlar var.
68
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
69
ف۪يهِنَّ خَيْرَاتٌ حِسَانٌۚ
İçlerinde, güzel huylu, güzel yüzlü kadınlar var.
70
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
71
حُورٌ مَقْصُورَاتٌ فِي الْخِيَامِۚ
Ahşap konaklar, çadırlar içerisinde, süzgün bakışlı, alımlı, hasretlik çekmiş gibi, gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş, örtülü, evlerine bağlı, mutluluğu evlerinde arayan hûriler var.
72
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
73
لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَٓانٌّۚ
Eşlerinden önce, onlara, insan ve cin eli değmemiştir.
74
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِۚ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
75
مُتَّكِـ۪ٔينَ عَلٰى رَفْرَفٍ خُضْرٍ وَعَبْقَرِيٍّ حِسَانٍۚ
Yeşil yastıklara ve harikulâde güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.
76
فَبِاَيِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
Ey insanlar ve cinler, bu durumda, Rabbinizin nimetlerinden hangisini, Kuran’dan hangi ilkeyi önemsemeyerek sınırsız rahmetini, kudretini yalanlayabilirsiniz?
77
تَبَارَكَ اسْمُ رَبِّكَ ذِي الْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِ
Hayatın devamı ve işleyişi, yardımıyla gerçekleşen, muhtaç ve âciz olmayacak, saygıya lâyık görülecek kadar güçlü olan, fânî varlıklara hayat vererek lütuf ve ihsanına mazhar eden, zâtına lâyık olmayan şirkten münezzeh, kudret ve ihtişam sahibi Rabbinin adı yücelerden yücedir.
78

Sureler

Mealler