Meâric Suresi 39. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Meâric Suresi 44 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 79. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 568 sayfa numarasında yer almaktadır.
كَلَّاۜ اِنَّا خَلَقْنَاهُمْ مِمَّا يَعْلَمُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 568
Sayfa 568
İlgili Sure
Meâric Suresi
Meâric Suresi
Önceki
Meâric Suresi 38. Ayet
Meâric Suresi 38. Ayet
Sonraki
Meâric Suresi 40. Ayet
Meâric Suresi 40. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Asla biz o inkârcıları da inananları da bildikleri basit bir çamurdan veya bir damla sudan yarattık ama yaratılışta birlik cennete girmeyi sağlamıyor. İman ve Allah'a teslimiyet gerekiyor. |
Abdullah Parlıyan | Hayır (hiç ummasınlar!) Şüphesiz biz onları, kendilerinin de bildikleri şeyden yarattık (fakat ibret almadılar, imana gelmediler). |
Adem Uğur | Hayır, asla! Muhakkak ki biz onları bildikleri şeyden (spermden) yarattık! |
Ahmed Hulusi | Yok öyle yağma! Biz onları, iyi bildikleri şeylerden yarattık, boşuna kibirlenmesinler. |
Ahmet Tekin | Hayır. Biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Ahmet Varol | Hayır; doğrusu Biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Ali Bulaç | Hayır, öyle şey yok. Biz; onları bildikleri şeyden (nutfeden) yarattık; (insanın aslı olan bu maddenin, iman olmaksızın ne değeri olabilir? Bununla yoğrulup da iman nuru ile aydınlığa çıkmıyan kimse, cennete girmeyi nasıl isteyebilir?) |
Ali Fikri Yavuz | Asla! Biz onları, çok iyi bildikleri o basit maddeden (nutfe) yarattık. |
Ali Ünal | (38-39) Onlardan her biri nimet cennetine girmeyi mi umuyor? Hayır, öyle değil; biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Bayraktar Bayraklı | Hayir; dogrusu onlari kendilerinin de bildikleri seyden yaratmisizdir. |
Bekir Sadak | Hayır, elbette biz, onları bildikleri şeyden yarattık.. |
Celal Yıldırım | Hayır (Aldatıcı akıbetten kurtulamazlar onlar)! Biz onları (da diğer insanlar gibi) bildikleri şeyden (meniden) yarattık. |
Cemal Külünkoğlu | Hayır (ne mümkün)! Şüphesiz biz onları kendilerinin de bildikleri şeyden (meniden) yarattık. |
Diyanet İşleri | Hayır; doğrusu onları kendilerinin de bildikleri şeyden yaratmışızdır. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | Hayır (hiç ummasınlar!) Şüphesiz biz onları, kendilerinin de bildikleri şeyden yarattık (fakat ibret almadılar, imana gelmediler). |
Diyanet Vakfı | Asla; biz onları yarattık, bildikleri şeyden... |
Edip Yüksel | Hayır, biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Elmalılı ( Sade ) | Yağma yok, Biz onları o bildikleri şeyden yarattık. |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | Yağma yok, biz onları o bildikleri nesneden yarattık |
Elmalılı Hamdi Yazır | Hayır; doğrusu biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Gültekin Onan | Hayır, hayır; doğrusu biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Harun Yıldırım | Hayır (ne gezer)! Hakıykat biz onları (da) o bilib durdukları şeyden yaratdık. |
Hasan Basri Çantay | Aslâ! Şübhesiz ki biz, onları bilmekte oldukları şeyden (bir damla hakir sudan)yarattık. |
Hayrat Neşriyat | Hayır. Doğrusu Biz; onları, bilip durdukları şeyden yarattık. |
İbni Kesir | Hayır biz onları bildikleri şeylerden yarattık. |
İlyas Yorulmaz | Hayır, doğrusu biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
İnsan Dergisi | Hayır, asla! Doğrusu Biz onları, gayet iyi bildikleri bir şeyden, bir damlacık sudan yarattık. Sahip olduğu güç ve servetle şımarıp kibirlenerek Rabb'ine başkaldırma cüretini gösteren insan, kendisinin bir zamanlar bir damla sudan ibaret olduğunu ve ancak Rabb'inin yardım ve inayeti sayesinde bunca nimetlere kavuştuğunu hiç düşünmez mi? |
Kadri Çelik | Asla! Çünkü, Biz onları (çok iyi) bildikleri bir şeyden yarattık! |
Mahmut Kısa | Fakat imkânı yok; şüphe yok ki biz, onları, onların da bildikleri şeyden yarattık. |
Muhammed Esed | Kesinlikle hayır. Şu bir gerçek ki onları iyi bildikleri bir şeyden yaratan Biziz. |
Mustafa İslamoğlu | Hayır, asla. Şüphe yok ki Biz onları bilir oldukları şeyden yarattık. |
Ömer Nasuhi Bilmen | Hayır! Doğrusu biz onları kendilerinin de bildikleri şeyden yarattık. |
Ömer Öngüt | -Asla! Biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Şaban Piriş | Hayır, asla! Biz onları, bildikleri şeyden yarattık. |
Sadık Türkmen | Hayır! Öyle şey yok. Aldatıcı akıbetten kurtulamazlar onlar. Biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Seyyid Kutub | (Hiç heveslenmesin, hiç kimsenin öteki insanlar üzerinde böbürlenmeye hakkı olamaz). Çünkü Biz onları da, öbür insanlar gibi, o bildikleri nesneden, meniden yarattık. |
Suat Yıldırım | Hayır! Öyle şey yok! Biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Süleyman Ateş | Hayır, doğrusu biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Süleymaniye Vakfı | Boşuna beklerler. Biz, onları da bildikleri şeyden yarattık. |
Tefhim-ul Kuran | Asla! Biz onları da o bildikleri şeyden yarattık. |
Ümit Şimşek | Hayır, ummasınlar! Gerçek şu ki biz onları, bildikleri şeyden yarattık. |
Yaşar Nuri Öztürk | Hayır, asla. Gerçekten Biz onları bildikleri şeyden yarattık. |
Sureler
Sayfa 568
Mushaf
Mushaf
Meâric Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Meâric Suresi 38. Ayet
Önceki
Önceki
Meâric Suresi 40. Ayet
Sonraki
Sonraki