Sureler
Mealler
Önceki
Şems Suresi
No Meal                    
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1 Düşün (yeryüzünü) karanlığa boğan geceyi,
2 ve aydınlığı yükselten gündüzü!
3 Erkeğin ve dişinin yaratılışını düşün!
4 Gerçekte, (ey insanlar,) siz çok çeşitli hedefler peşindesiniz!
5 Her kim (başkaları için) harcar ve Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşırsa,
6 ve nihai güzelliğin/iyiliğin gerçekliğine inanırsa,
7 işte onun için (nihai) huzur ve rahatlığa giden yolu kolaylaştıracağız.
8 Cimrilik yapana ve kendi kendine yeterli olduğunu zannedene,
9 ve nihai güzelliği/iyiliği yalanlayana gelince,
10 onun için zorluğa ve sıkıntıya giden yolu kolaylaştırırız:
11 bakalım serveti onu koruyacak mı (mezarına) girdiği zaman?
12 Bakın, Bize düşen doğru yolu göstermektir;
13 ve hem öteki dünya, hem de (hayatınızın) bu ilk bölümü (üzerindeki hakimiyet) Bize aittir:
14 İşte, sizi alevler saçan ateşe karşı uyarıyorum;
15 (öyle bir ateş ki) kimse girmez, en onulmaz azgınlar dışında,
16 hakikati yalanlayan ve (ondan) yüz çeviren (azgınlar).
17 Ama, Allah'a karşı sorumluluğunun bilincinde olanlar (ateşten) uzak kalacak:
18 arınmak için servetini (başkalarına) harcayanlar,
19 gördüğü bir iyiliğin karşılığı olarak değil,
20 ama yalnızca yüce Rabbinin rızasını kazanmak için:
21 işte böyleleri de, zamanı geldiğinde sevinci tadacaklar.
                    Arapça No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰىۙ 1
وَالنَّهَارِ اِذَا تَجَلّٰىۙ 2
وَمَا خَلَقَ الذَّكَرَ وَالْاُنْثٰىۙ 3
اِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتّٰىۜ 4
فَاَمَّا مَنْ اَعْطٰى وَاتَّقٰىۙ 5
وَصَدَّقَ بِالْحُسْنٰىۙ 6
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْيُسْرٰىۜ 7
وَاَمَّا مَنْ بَخِلَ وَاسْتَغْنٰىۙ 8
وَكَذَّبَ بِالْحُسْنٰىۙ 9
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْعُسْرٰىۜ 10
وَمَا يُغْن۪ي عَنْهُ مَالُـهُٓ اِذَا تَرَدّٰىۜ 11
اِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدٰىۘ 12
وَاِنَّ لَنَا لَلْاٰخِرَةَ وَالْاُو۫لٰى 13
فَاَنْذَرْتُكُمْ نَاراً تَلَظّٰىۚ 14
لَا يَصْلٰيهَٓا اِلَّا الْاَشْقٰىۙ 15
اَلَّذ۪ي كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۜ 16
وَسَيُجَنَّبُهَا الْاَتْقٰىۙ 17
اَلَّذ۪ي يُؤْت۪ي مَالَهُ يَتَزَكّٰىۚ 18
وَمَا لِاَحَدٍ عِنْدَهُ مِنْ نِعْمَةٍ تُجْزٰىۙ 19
اِلَّا ابْتِغَٓاءَ وَجْهِ رَبِّهِ الْاَعْلٰىۚ 20
وَلَسَوْفَ يَرْضٰى 21
                    Ayet No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰىۙ
Düşün (yeryüzünü) karanlığa boğan geceyi,
1
وَالنَّهَارِ اِذَا تَجَلّٰىۙ
ve aydınlığı yükselten gündüzü!
2
وَمَا خَلَقَ الذَّكَرَ وَالْاُنْثٰىۙ
Erkeğin ve dişinin yaratılışını düşün!
3
اِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتّٰىۜ
Gerçekte, (ey insanlar,) siz çok çeşitli hedefler peşindesiniz!
4
فَاَمَّا مَنْ اَعْطٰى وَاتَّقٰىۙ
Her kim (başkaları için) harcar ve Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşırsa,
5
وَصَدَّقَ بِالْحُسْنٰىۙ
ve nihai güzelliğin/iyiliğin gerçekliğine inanırsa,
6
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْيُسْرٰىۜ
işte onun için (nihai) huzur ve rahatlığa giden yolu kolaylaştıracağız.
7
وَاَمَّا مَنْ بَخِلَ وَاسْتَغْنٰىۙ
Cimrilik yapana ve kendi kendine yeterli olduğunu zannedene,
8
وَكَذَّبَ بِالْحُسْنٰىۙ
ve nihai güzelliği/iyiliği yalanlayana gelince,
9
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْعُسْرٰىۜ
onun için zorluğa ve sıkıntıya giden yolu kolaylaştırırız:
10
وَمَا يُغْن۪ي عَنْهُ مَالُـهُٓ اِذَا تَرَدّٰىۜ
bakalım serveti onu koruyacak mı (mezarına) girdiği zaman?
11
اِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدٰىۘ
Bakın, Bize düşen doğru yolu göstermektir;
12
وَاِنَّ لَنَا لَلْاٰخِرَةَ وَالْاُو۫لٰى
ve hem öteki dünya, hem de (hayatınızın) bu ilk bölümü (üzerindeki hakimiyet) Bize aittir:
13
فَاَنْذَرْتُكُمْ نَاراً تَلَظّٰىۚ
İşte, sizi alevler saçan ateşe karşı uyarıyorum;
14
لَا يَصْلٰيهَٓا اِلَّا الْاَشْقٰىۙ
(öyle bir ateş ki) kimse girmez, en onulmaz azgınlar dışında,
15
اَلَّذ۪ي كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۜ
hakikati yalanlayan ve (ondan) yüz çeviren (azgınlar).
16
وَسَيُجَنَّبُهَا الْاَتْقٰىۙ
Ama, Allah'a karşı sorumluluğunun bilincinde olanlar (ateşten) uzak kalacak:
17
اَلَّذ۪ي يُؤْت۪ي مَالَهُ يَتَزَكّٰىۚ
arınmak için servetini (başkalarına) harcayanlar,
18
وَمَا لِاَحَدٍ عِنْدَهُ مِنْ نِعْمَةٍ تُجْزٰىۙ
gördüğü bir iyiliğin karşılığı olarak değil,
19
اِلَّا ابْتِغَٓاءَ وَجْهِ رَبِّهِ الْاَعْلٰىۚ
ama yalnızca yüce Rabbinin rızasını kazanmak için:
20
وَلَسَوْفَ يَرْضٰى
işte böyleleri de, zamanı geldiğinde sevinci tadacaklar.
21

Sureler

Mealler
Duhâ Suresi
Sonraki