|
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla |
|
|
اَلْقَارِعَةُۙ Kari’a, |
1 |
|
مَا الْقَارِعَةُۚ Nedir o kari’a? |
2 |
|
وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا الْقَارِعَةُۜ Kari’ayı, o kapıları döven ve dehşetiyle kalplere çarpan o kıyamet felaketini sen nereden bileceksin ki! |
3 |
|
يَوْمَ يَكُونُ النَّاسُ كَالْفَرَاشِ الْمَبْثُوثِۙ O gün insanlar uçuşan kelebekler gibi şuraya buraya fırlatılır. |
4 |
|
وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ الْمَنْفُوشِۜ Dağlar atılmış yüne döner, |
5 |
|
فَاَمَّا مَنْ ثَقُلَتْ مَوَاز۪ينُهُۙ Artık kimin tartıları ağır basarsa, |
6 |
|
فَهُوَ ف۪ي ع۪يشَةٍ رَاضِيَةٍۜ Memnun kalacağı bir hayata girer. |
7 |
|
وَاَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَاز۪ينُهُۙ Kimin tartıları da hafif gelirse, |
8 |
|
فَاُمُّهُ هَاوِيَةٌۜ Onun barınağı da Haviye olur. |
9 |
|
وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا هِيَهْۜ Onun ne olduğunu bilir misin? |
10 |
|
نَارٌ حَامِيَةٌ Haviye bir ateştir! Kızgın mı kızgın! |
11 |