Sureler
Mealler
No Meal                    
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1 Kıyamet için Sur'a üflendiği ve gök yarılıp parçalandığı zaman,
2 Evrendeki genel çekim dengesinin bozulmasıyla gezegenler ve yıldızlar, ipliği kopmuş tesbih taneleri gibi uzay boşluğuna saçıldığı zaman,
3 Yeryüzündeki bütün denizler, okyanuslar, göller, nehirler, bir anda ateş alarak göğe yükselen alev şuleleri hâlinde fışkırtıldığı zaman,
4 Mezarların içindeki çürümüş, toz toprak olmuş ölü bedenler yeniden diriltilerek yargılanmak üzere Allah'ın huzuruna çıkarıldığı zaman,
5 İşte o gün her insan ebedî hayat için neler yapıp gönderdiğini ve neleri —yapması gerektiği hâlde— yapmadığını anlayacaktır. Fakat son pişmanlık fayda vermeyecek. O hâlde:
6 Ey insan! Sonsuz lütuf sahibi Rabb'ine karşı seni aldatıp gurura sürükleyen nedir?
7 O Allah ki, seni bir damla sudan yarattı, sonra onu aşamadan aşamaya geçirerek varlık amacına uygun mükemmel bir uyumla düzenledi, bedenini ve ruhunu hem kendi içinde hem de dış dünya ile uyumlu ve ölçülü bir kıvama getirerek en güzel ölçüyle şekillendirdi.
8 Ve nihayet seni dilediği şekilde, birçok unsurun muhteşem bir uyum ve düzen içinde bir araya geldiği bir varlık hâlinde meydana getirdi.
9 Fakat siz ey nankörler, şu yaşadığınız hayat tarzıyla, yeniden dirilişi ve hesaba çekilmeyi yalanlıyorsunuz.
10 Oysa üzerinizde, bütün yaptıklarınızı kaydeden görevli melekler var.
11 Gizli açık her şeyi yazan değerli yazıcılar.
12 Öyle yazıcılar ki, yaptığınız her şeyi bilirler. İşte bütün bu yazılanlar, zamanı gelince bir bir ortaya konacak:
13 O gün iyiler, sonsuz cennet nimetleri içinde mutluluğu tadarken,
14 Kötüler, cehennemde, ebedî azaba mahkûm olacaklar.
15 Onlar Hesap Günü oraya atılacak,
16 Ve bir daha oradan asla kurtulamayacaklar.
17 Ey mümin, bilir misin, ne muhteşem bir gündür o Hesap Günü?
18 Ve ey kâfir, bilir misin, ne korkunç bir gündür o Hesap Günü?
19 O gün hiç kimse bir başkasına zerre kadar fayda veremeyecektir. Size dünyada geçici olarak verilmiş olan gücünüz, iradeniz ve tercih hakkınız elinizden alınacak ve gafillerin unuttuğu şu gerçek, o Gün tüm açıklığıyla ortaya çıkacak: Egemenlik tamamen ve sadece Allah'ın elindedir.

 
                    Arapça No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
اِذَا السَّمَٓاءُ انْفَطَرَتْۙ 1
وَاِذَا الْـكَوَاكِبُ انْتَثَرَتْۙ 2
وَاِذَا الْبِحَارُ فُجِّرَتْۙ 3
وَاِذَا الْقُبُورُ بُعْثِرَتْۙ 4
عَلِمَتْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ وَاَخَّرَتْۜ 5
يَٓا اَيُّهَا الْاِنْسَانُ مَا غَرَّكَ بِرَبِّكَ الْـكَر۪يمِۙ 6
اَلَّذ۪ي خَلَقَكَ فَسَوّٰيكَ فَعَدَلَكَۙ 7
ف۪ٓي اَيِّ صُورَةٍ مَا شَٓاءَ رَكَّبَكَۜ 8
كَلَّا بَلْ تُكَذِّبُونَ بِالدّ۪ينِۙ 9
وَاِنَّ عَلَيْكُمْ لَحَافِظ۪ينَۙ 10
كِرَاماً كَاتِب۪ينَۙ 11
يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ 12
اِنَّ الْاَبْرَارَ لَف۪ي نَع۪يمٍۚ 13
وَاِنَّ الْفُجَّارَ لَف۪ي جَح۪يمٍۚ 14
يَصْلَوْنَهَا يَوْمَ الدّ۪ينِ 15
وَمَا هُمْ عَنْهَا بِغَٓائِب۪ينَۜ 16
وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا يَوْمُ الدّ۪ينِۙ 17
ثُمَّ مَٓا اَدْرٰيكَ مَا يَوْمُ الدّ۪ينِۜ 18
يَوْمَ لَا تَمْلِكُ نَفْسٌ لِنَفْسٍ شَيْـٔاًۜ وَالْاَمْرُ يَوْمَئِذٍ لِلّٰهِ 19
                    Ayet No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
اِذَا السَّمَٓاءُ انْفَطَرَتْۙ
Kıyamet için Sur'a üflendiği ve gök yarılıp parçalandığı zaman,
1
وَاِذَا الْـكَوَاكِبُ انْتَثَرَتْۙ
Evrendeki genel çekim dengesinin bozulmasıyla gezegenler ve yıldızlar, ipliği kopmuş tesbih taneleri gibi uzay boşluğuna saçıldığı zaman,
2
وَاِذَا الْبِحَارُ فُجِّرَتْۙ
Yeryüzündeki bütün denizler, okyanuslar, göller, nehirler, bir anda ateş alarak göğe yükselen alev şuleleri hâlinde fışkırtıldığı zaman,
3
وَاِذَا الْقُبُورُ بُعْثِرَتْۙ
Mezarların içindeki çürümüş, toz toprak olmuş ölü bedenler yeniden diriltilerek yargılanmak üzere Allah'ın huzuruna çıkarıldığı zaman,
4
عَلِمَتْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ وَاَخَّرَتْۜ
İşte o gün her insan ebedî hayat için neler yapıp gönderdiğini ve neleri —yapması gerektiği hâlde— yapmadığını anlayacaktır. Fakat son pişmanlık fayda vermeyecek. O hâlde:
5
يَٓا اَيُّهَا الْاِنْسَانُ مَا غَرَّكَ بِرَبِّكَ الْـكَر۪يمِۙ
Ey insan! Sonsuz lütuf sahibi Rabb'ine karşı seni aldatıp gurura sürükleyen nedir?
6
اَلَّذ۪ي خَلَقَكَ فَسَوّٰيكَ فَعَدَلَكَۙ
O Allah ki, seni bir damla sudan yarattı, sonra onu aşamadan aşamaya geçirerek varlık amacına uygun mükemmel bir uyumla düzenledi, bedenini ve ruhunu hem kendi içinde hem de dış dünya ile uyumlu ve ölçülü bir kıvama getirerek en güzel ölçüyle şekillendirdi.
7
ف۪ٓي اَيِّ صُورَةٍ مَا شَٓاءَ رَكَّبَكَۜ
Ve nihayet seni dilediği şekilde, birçok unsurun muhteşem bir uyum ve düzen içinde bir araya geldiği bir varlık hâlinde meydana getirdi.
8
كَلَّا بَلْ تُكَذِّبُونَ بِالدّ۪ينِۙ
Fakat siz ey nankörler, şu yaşadığınız hayat tarzıyla, yeniden dirilişi ve hesaba çekilmeyi yalanlıyorsunuz.
9
وَاِنَّ عَلَيْكُمْ لَحَافِظ۪ينَۙ
Oysa üzerinizde, bütün yaptıklarınızı kaydeden görevli melekler var.
10
كِرَاماً كَاتِب۪ينَۙ
Gizli açık her şeyi yazan değerli yazıcılar.
11
يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ
Öyle yazıcılar ki, yaptığınız her şeyi bilirler. İşte bütün bu yazılanlar, zamanı gelince bir bir ortaya konacak:
12
اِنَّ الْاَبْرَارَ لَف۪ي نَع۪يمٍۚ
O gün iyiler, sonsuz cennet nimetleri içinde mutluluğu tadarken,
13
وَاِنَّ الْفُجَّارَ لَف۪ي جَح۪يمٍۚ
Kötüler, cehennemde, ebedî azaba mahkûm olacaklar.
14
يَصْلَوْنَهَا يَوْمَ الدّ۪ينِ
Onlar Hesap Günü oraya atılacak,
15
وَمَا هُمْ عَنْهَا بِغَٓائِب۪ينَۜ
Ve bir daha oradan asla kurtulamayacaklar.
16
وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا يَوْمُ الدّ۪ينِۙ
Ey mümin, bilir misin, ne muhteşem bir gündür o Hesap Günü?
17
ثُمَّ مَٓا اَدْرٰيكَ مَا يَوْمُ الدّ۪ينِۜ
Ve ey kâfir, bilir misin, ne korkunç bir gündür o Hesap Günü?
18
يَوْمَ لَا تَمْلِكُ نَفْسٌ لِنَفْسٍ شَيْـٔاًۜ وَالْاَمْرُ يَوْمَئِذٍ لِلّٰهِ
O gün hiç kimse bir başkasına zerre kadar fayda veremeyecektir. Size dünyada geçici olarak verilmiş olan gücünüz, iradeniz ve tercih hakkınız elinizden alınacak ve gafillerin unuttuğu şu gerçek, o Gün tüm açıklığıyla ortaya çıkacak: Egemenlik tamamen ve sadece Allah'ın elindedir.

 
19

Sureler

Mealler