Ankebût Suresi 23. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Ankebût Suresi 69 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 85. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 396 sayfa numarasında yer almaktadır.
وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا بِاٰيَاتِ اللّٰهِ وَلِقَٓائِه۪ٓ اُو۬لٰٓئِكَ يَـئِسُوا مِنْ رَحْمَت۪ي وَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ اَل۪يمٌ
Sureler
Mushaf
Sayfa 396
Sayfa 396
İlgili Sure
Ankebût Suresi
Ankebût Suresi
Önceki
Ankebût Suresi 22. Ayet
Ankebût Suresi 22. Ayet
Sonraki
Ankebût Suresi 24. Ayet
Ankebût Suresi 24. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşacaklarını inkâr edenler, benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlara öteki dünyada da can yakıcı bir azap vardır. |
Abdullah Parlıyan | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler -işte onlar- benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Adem Uğur | Allâh'ın varlıklarındaki işaretlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler var ya, işte onlar Rahmetimden ümidi kesmişlerdir; işte onlar için feci bir azap vardır! |
Ahmed Hulusi | Âyetlerimizi, yaratıcının birliğini gösteren kâinattaki delilleri ve Allah’ın huzurunda hesaba çekilmeyi, mükâfat ve cezayı inkârda ısrar edenler, kafirler, işte onlar, benim rahmetimden ümitvar olmayanlardır. Onlara can yakıp inleten müthiş bir azap vardır. |
Ahmet Tekin | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenler var ya; işte onlar benim rahmetimden ümit kesmişlerdir. Onlar için acıklı bir azap vardır. |
Ahmet Varol | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı 'yok sayıp inkâr edenler'; işte onlar, benim rahmetimden umut kesmişlerdir; ve işte onlar, acı azab onlarındır. |
Ali Bulaç | Allah’ın ayetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr edenler ise, işte onlar Allah’ın rahmetinden ümidini kesmiş olanlardır. Onlar için acıklı bir azab da vardır. |
Ali Fikri Yavuz | Allah’ın (gerek kâinattaki gerekse bizzat kendi varlıklarındaki, ayrıca Kur’ân’da yer alan) âyetlerini ve O’nunla buluşmayı inkâr edenler: işte onlar, Benim rahmetimden ümit kesmişlerdir ve yine onlar, kendilerini acı bir azabın beklediği kişilerdir. |
Ali Ünal | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenlere gelince; onlar benim rahmetimden ümit kesmiş olanlardır. Onlar için acıklı bir azap vardır. |
Bayraktar Bayraklı | Allah'in ayetlerini ve O'na kavusmayi inkar edenler, iste onlar Benim rahmetimden umitlerini kesmis olanlardir. Iste can yakici azap onlar icindir. |
Bekir Sadak | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler var ya, işte onlar rahmetimden ümit kesmişlerdir ve onlar için elem verici bir azâb vardır. |
Celal Yıldırım | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler var ya; işte onlar benim rahmetimden ümit kesmişlerdir. İşte onlar için acıklı bir azap vardır. |
Cemal Külünkoğlu | Allah’ın âyetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr edenler var ya; işte onlar benim rahmetimden ümit kesmişlerdir. İşte onlar için elem dolu bir azap vardır. |
Diyanet İşleri | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenler, işte onlar Benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. İşte can yakıcı azap onlar içindir. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler -işte onlar- benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Diyanet Vakfı | ALLAH'ın ayet ve mucizelerini ve O'nunla karşılaşmayı inkar edenler, Rahmetimden ümit kesenlerdir. Onlar acı bir cezayı haketmişlerdir. |
Edip Yüksel | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler var ya, işte onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azab vardır. |
Elmalılı ( Sade ) | Allah'ın ayetlerine ve O'na kavuşmaya inanmayanlar ise, hep onlar Benim rahmetimden ümidini kesmiş olanlardır ve onlara acı bir azap vardır. |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | Allahın âyâtına ve likasına inanmıyanlar ise hep onlar onun rahmetinden ümidi kesmiş olanlardır ve onlar için elîm bir azâb vardır |
Elmalılı Hamdi Yazır | Tanrı'nın ayetlerine ve O'na kavuşmaya küfredenler; işte onlar, benim rahmetimden umut kesmişlerdir; ve işte onlar, acı azab onlarındır. |
Gültekin Onan | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler işte onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Harun Yıldırım | Allahın âyetlerini ve Ona kavuşmayı (inkâr ile) kâfir olanlar (yok mu?) işte benim rahmetimden (ancak) onlar ümîdlerini kesdiler. İşte pek acıklı azâb da onlarındır. |
Hasan Basri Çantay | Allah’ın âyetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr edenler yok mu; işte onlar, benim rahmetimden ümîdi kesmişlerdir; işte onlar için (pek) elemli bir azab vardır. |
Hayrat Neşriyat | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenler; işte onlar, Benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. Ve işte elem verici azab onlaradır. |
İbni Kesir | Allah'ın ayetlerini ve O na kavuşmayı ret edip karşı çıkanlar, İşte onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir. Onlar için acıklı bir azap var. |
İlyas Yorulmaz | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı yok sayıp küfre sapanlar (var ya), işte onlar benim rahmetimden umut kesmişlerdir ve acıklı azap da işte onlarındır. |
İnsan Dergisi | Allah'ın ayetlerini yalanlayan ve Diriliş Gününde O'na kavuşmayı inkâr eden kimseler var ya, onlar Benim sonsuz lütuf ve rahmetimden ümit kesmiş olanlardır ve can yakıcı azap işte bunlar içindir. Çünkü Allah'ın insanlara yol gösterici bir mesaj göndermediğini iddia eden ve bütün iyilik ve kötülüklerin karşılığının verileceği Diriliş Gününe inanmayan kişi, aslında Allah'ın —hâşâ— hikmet ve adaletten yoksun merhametsiz ve zalim bir tanrı olduğuna inanıyor demektir ki, bu da O'nu inkâr etmekten başka bir şey değildir." |
Kadri Çelik | Allah'ın ayetlerini ve (sonunda) O'na kavuşacaklarını inkar edenler, benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır; ve onları (öteki dünyada) acıklı bir azap beklemektedir. |
Mahmut Kısa | Allah'ın delillerine kâfir olanlar ve onunla buluşacaklarını inkâr edenlerse onlardır rahmetimden tamâmıyla ümitlerini kesenler ve onlaradır elemli bir azap. |
Muhammed Esed | Ama Allah'ın mesajlarını ve O'na kavuşmayı inkar edenler var ya: işte bu gibiler Benim rahmetimden ümidini kesenlerdir; ve işte onları can yakıcı bir azap beklemektedir. |
Mustafa İslamoğlu | Ve o kimseler ki, Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkar ettiler, işte onlar, benim rahmetimden ümitlerini kestiler ve işte onlar için pek acıklı bir azap vardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen | Allah'ın âyetlerini ve O'na kavuşmayı inkâr edenler; işte onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
Ömer Öngüt | Allah’ın ayetlerini ve O’nunla buluşmayı inkar edenler, onlar benim rahmetimden ümitlerini kesmiş olanlardır. İşte bunlar için çok acı bir azap vardır. |
Şaban Piriş | Allah’ın ayetlerini ve O’nunla karşılaşmayı inkâr edenler var ya; işte onlar Benim rahmetimden ümit kesmişlerdir, onlar için can yakıcı bir azap vardır. |
Sadık Türkmen | Allah'ın ayetlerini ve O'nun karşısına çıkacaklarını yalanlayanlar var ya, onlar rahmetimden ümitlerini kesmiş kimselerdir. Onları acıklı bir azap beklemektedir. |
Seyyid Kutub | Allah’ın âyetlerini ve âhirette O’na kavuşmayı inkâr edenler, işte onlar, Ben’im merhametimden ümitlerini kesenlerdir. Onlara gayet acı bir azap vardır. |
Suat Yıldırım | Allâh'ın âyetlerini ve O'nunla buluşmayı inkâr edenler, işte onlar benim rahmetimden ümidi kesmişlerdir ve onlar için acı bir azâb vardır. |
Süleyman Ateş | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı 'yok sayıp küfre sapanlar'; işte onlar, benim rahmetimden umut kesmişlerdir ve işte onlar, acıklı azab da onlarındır. |
Süleymaniye Vakfı | Allah’ın ayetlerini ve onunla yüzleşmeyi göz ardı edenler onun ikramından[1] umut kesenlerdir. Onlar için acıklı bir azap vardır. |
Tefhim-ul Kuran | Allah'ın âyetlerini ve Ona kavuşmayı inkâr edenler ise, rahmetimden ümit kesmiş olanlardır. Onlar için acı bir azap vardır. |
Ümit Şimşek | Allah'ın ayetlerini ve Allah'a varmayı inkâr edenler, işte onlar, rahmetimden ümidi kesmişlerdir. Ve bunlar için acıklı bir azap öngörülmüştür. |
Yaşar Nuri Öztürk | Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı inkar edenler, işte onlar Benim rahmetimden umud kesmiş kimselerdir. Elim-acıklı azab da onlaradır. |
Sureler
Sayfa 396
Mushaf
Mushaf
Ankebût Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Ankebût Suresi 22. Ayet
Önceki
Önceki
Ankebût Suresi 24. Ayet
Sonraki
Sonraki