Sureler
Mealler
Önceki
Tin Suresi
No Meal                    
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1 (1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.
2 (1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.
3 (3-5) Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
4 (3-5) Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
5 (3-5) Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
6 (6-8) Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
7 (6-8) Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
8 (6-8) Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
9 (9-10) Namaz kılarken bir kulu (Peygamber'i namazdan) men edeni gördün mü?
10 (9-10) Namaz kılarken bir kulu (Peygamber'i namazdan) men edeni gördün mü?
11 (11-12) Ne dersin, o (Peygamber) doğru yolda ise yahut takvâyı emrediyorsa?
12 (11-12) Ne dersin, o (Peygamber) doğru yolda ise yahut takvâyı emrediyorsa?
13 Ne dersin o (men eden, Peygamber'i) yalanlıyor ve doğru yoldan yüz çeviriyorsa?
14 (Bu adam) Allah'ın, (yaptıklarını) gördüğünü bilmez mi!
15 (15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
16 (15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
17 (15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
18 (15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
19 (15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
                    Arapça No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذ۪ي خَلَقَۚ 1
خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍۚ 2
اِقْرَأْ وَرَبُّكَ الْاَكْرَمُۙ 3
اَلَّذ۪ي عَلَّمَ بِالْقَلَمِۙ 4
عَلَّمَ الْاِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْۜ 5
كَلَّٓا اِنَّ الْاِنْسَانَ لَيَطْغٰىۙ 6
اَنْ رَاٰهُ اسْتَغْنٰىۜ 7
اِنَّ اِلٰى رَبِّكَ الرُّجْعٰىۜ 8
اَرَاَيْتَ الَّذ۪ي يَنْهٰىۙ 9
عَبْداً اِذَا صَلّٰىۜ 10
اَرَاَيْتَ اِنْ كَانَ عَلَى الْهُدٰىۙ 11
اَوْ اَمَرَ بِالتَّقْوٰىۜ 12
اَرَاَيْتَ اِنْ كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۜ 13
اَلَمْ يَعْلَمْ بِاَنَّ اللّٰهَ يَرٰىۜ 14
كَلَّا لَئِنْ لَمْ يَنْتَهِ۬ لَنَسْفَعاً بِالنَّاصِيَةِۙ 15
نَاصِيَةٍ كَاذِبَةٍ خَاطِئَةٍۚ 16
فَلْيَدْعُ نَادِيَهُۙ 17
سَنَدْعُ الزَّبَانِيَةَۙ 18
كَلَّاۜ لَا تُطِعْهُ وَاسْجُدْ وَاقْتَرِبْ 19
                    Ayet No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذ۪ي خَلَقَۚ
(1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.
1
خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍۚ
(1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış yumurtadan yarattı.
2
اِقْرَأْ وَرَبُّكَ الْاَكْرَمُۙ
(3-5) Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
3
اَلَّذ۪ي عَلَّمَ بِالْقَلَمِۙ
(3-5) Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
4
عَلَّمَ الْاِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْۜ
(3-5) Oku! İnsana bilmediklerini belleten, kalemle (yazmayı) öğreten Rabbin, en büyük kerem sahibidir.
5
كَلَّٓا اِنَّ الْاِنْسَانَ لَيَطْغٰىۙ
(6-8) Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
6
اَنْ رَاٰهُ اسْتَغْنٰىۜ
(6-8) Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
7
اِنَّ اِلٰى رَبِّكَ الرُّجْعٰىۜ
(6-8) Gerçek şu ki, insan kendini kendine yeterli görerek azar. Kuşkusuz dönüş Rabbinedir.
8
اَرَاَيْتَ الَّذ۪ي يَنْهٰىۙ
(9-10) Namaz kılarken bir kulu (Peygamber'i namazdan) men edeni gördün mü?
9
عَبْداً اِذَا صَلّٰىۜ
(9-10) Namaz kılarken bir kulu (Peygamber'i namazdan) men edeni gördün mü?
10
اَرَاَيْتَ اِنْ كَانَ عَلَى الْهُدٰىۙ
(11-12) Ne dersin, o (Peygamber) doğru yolda ise yahut takvâyı emrediyorsa?
11
اَوْ اَمَرَ بِالتَّقْوٰىۜ
(11-12) Ne dersin, o (Peygamber) doğru yolda ise yahut takvâyı emrediyorsa?
12
اَرَاَيْتَ اِنْ كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۜ
Ne dersin o (men eden, Peygamber'i) yalanlıyor ve doğru yoldan yüz çeviriyorsa?
13
اَلَمْ يَعْلَمْ بِاَنَّ اللّٰهَ يَرٰىۜ
(Bu adam) Allah'ın, (yaptıklarını) gördüğünü bilmez mi!
14
كَلَّا لَئِنْ لَمْ يَنْتَهِ۬ لَنَسْفَعاً بِالنَّاصِيَةِۙ
(15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
15
نَاصِيَةٍ كَاذِبَةٍ خَاطِئَةٍۚ
(15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
16
فَلْيَدْعُ نَادِيَهُۙ
(15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
17
سَنَدْعُ الزَّبَانِيَةَۙ
(15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
18
كَلَّاۜ لَا تُطِعْهُ وَاسْجُدْ وَاقْتَرِبْ
(15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah'a secde et ve (yalnızca O'na) yaklaş!
19

Sureler

Mealler
Tin Suresi
Önceki
Kadir Suresi
Sonraki